"kuraklığa" - Translation from Turkish to Arabic

    • الجفاف
        
    • للجفاف
        
    Bu ikisi diğer sebze ve meyvelere göre kuraklığa en dayanıklı bitkiler, aynı zamanda, her yerel hem de uluslararası olarak değerleri çok yüksek. TED هذان النوعان هم الأكثر تحملًا لظروف الجفاف مقارنة بأنواع الفواكه والخضراوات الأخرى، وفي نفس الوقت، يعتبران محاصيل ذات قيمة عالية على المستوى المحلي والعالمي.
    Ben mi? kuraklığa ve insanlarımın aç kalmasına ben sebep oldum, öyle mi? Open Subtitles هل تعتقد بأنني جلبت الجفاف والمجاعة إلى شعبي ؟
    Sen de kuraklığa lanetlenmişsin. Open Subtitles . أنت من يعاني من الجفاف . أنت في وادي الموت فالي
    Şimdi neden kuraklığa dayanıklı tahıl üretiminin gıda güvenliği sağlayacağını iddia edeyim? TED والآن، لماذا أقترح بتقديم المحاصيل شديدة التحمل للجفاف لتوفير الأمن الغذائي؟
    Bunlar arasında tercihen bazı kuraklığa dayanıklı tahıllar var. TED و يفضل أن يكون ضمنها، بعض المحاصيل المقاومة للجفاف.
    kuraklığa dayanıklı, sukulentler ve yerli bitkilerle dolu bir kayalık bahçem var. Open Subtitles ساحتي بها نبات يتحمل الجفاف و لذيذ و نباتات تنمو بشكل طبيعي و صخور
    Çiftlik yardımlarının bizi 10 yıl içinde nasıl ülke çapında bir kuraklığa götüreceğini açığa çıkarıyor. Open Subtitles انها تستعرض كيف أن الدعم الزراعي من الحكومة تقود بلادنا ببطء الى الجفاف في غضون 10 سنوات
    Burada sağlamlıktan, kuraklığa dayanıklılıktan ve mısır tanesi-koçan oranı diğer tüm mısırları kıskandıran şeyden söz ediyorum. Open Subtitles أقصد قدرتها على الجلد وتحمُّل الجفاف ومعدّل الحبّ المرتفع في حطبة الذرة الذي تحسدها عليه باقي أصناف الذرة.
    Bugün ise, çiftçileri kap yılındaki gibi bir kuraklığa karşı sigortalıyorum, ya da daha açık bir ifadeyle, yağmuru sigortalıyorum. TED حاليًا، أقوم بتأمين المزارعين ضد مواسم الجفاف مثل هؤلاء الذين عاصروا عام "الكوب" أو لأكون أكثر دقة، أقوم بتأمين الأمطار
    Geçen 6 senelik süre içersinde, Kenya ve Rwanda' da kuraklığa karşı 185.000'in üzerinde çiftçiyi sigortalayan bir takımın parçası olmak için yeteri kadar şanslıydım. TED كان هذا منذ ستة أعوام، والعام الماضي كنت محظوظة بما يكفي لأكون واحدة من الفريق الذي يأمن أكثر من 185000 فلاح في كينيا ورواندا ضد الجفاف
    Bir şekilde dünyada gıda güvenliği sağlayacak olan, kuraklığa son derece dayanıklı tahıl yetiştirilmesinin sırrının son derece kurak durumda, bu resimde görüldüğü gibi, dirilen bitkilerde olduğuna inanıyorum. TED أنا أؤمن بأن السر في إنتاج المحاصيل شدبدة التحمل للجفاف، والتي يجب أن تتقدم لتوفر الأمن الغذائي في العالم، تكمن في النباتات القابلة للنشور، المصورة هنا في حالة الجفاف الشديد.
    ve pirinç gibi bitkilerden kuraklığa karşı dayanıklı genlerip alıp onları ihtiyacı olan bitkilere eklemek gibi şeyleri zaten yaptık. Artık kuraklığa ve dona karşı dayanıklı bitkilerimiz var. TED وذلك باستعارة جينات البروتين المضاد للتجمد من الأسماك وجينات تحمل الجفاف من نباتات أخرى كالأرز وبعدها نزرعها في النباتات المحتاجة لها، وحالياً نملك نباتات تتحمل أقصى درجات الجفاف و البرد.
    Bence kuraklığa Darly neden oluyor böylece halktan yağmur için para istiyor. Open Subtitles أعتقد تسبّب داريل الجفاف... لذا هو يمكن أن يكلّف الناس للمطر.
    kuraklığa Darly'nin neden olduğunu düşünüyor. Open Subtitles يفكّر تسبّب داريل الجفاف.
    kuraklığa bayılıyorum! Open Subtitles انا يحب الجفاف
    kuraklığa dayanıklı tahıllar elde etmek dünyanın en kolay işi değil. TED ولكن، زراعة المحاصيل المقاومة للجفاف ليست أسهل شيء في العالم.
    kuraklığa dayanıklı pirinç ve verimli pamuk üretimi gibi şeylerin üretiminden endişe duyuyor. Open Subtitles منتجين مثل هذه الامور الفضيعة مثل الرز المقاوم للجفاف وتحسين عائد القطن.
    kuraklığa dayanıklı pirinçle pazarda seni fena benzetti ve düzinelerce çalışanını çaldı. Open Subtitles سبقك الى السوق بالرز المقاوم للجفاف وسرق الكثير من موظفيك.
    Şu da var ki, aynı teknoloji kuraklığa ve sele, zararlı böceklere ve zirai ilaçlara karşı oldukça dayanıklı, yeni mısır, buğday, soya fasulyesi ve diğer tahıl cinslerini yetiştirmek için de kullanılıyor. TED وبالتالي يتضح أن نفس التكنولوجيا تماما يتم استخدامها لإنبات سلالات جديدة من الذرة، القمح، وفول الصويا ومحاصيل أخرى والتي لها مقاومة أقل للجفاف والفيضانات، والآفات والمبيدات الحشرية.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more