"kurmuş" - Translation from Turkish to Arabic

    • أنشأ
        
    • بنى
        
    • نصب
        
    • أسسوا
        
    • أسّس
        
    • كونت
        
    • ذلك أعد
        
    • بنصب
        
    • نصبت
        
    • يعسكرون
        
    • نصبوا
        
    • فخخ
        
    • فكلما تتكون ذاكرة
        
    • شيد
        
    Sahte yatırım firmaları kurmuş ve parayı bu firmalardan hortumlamış. Open Subtitles أنشأ كلّ شركات الإستثمارات المزيّفة تلك ثمّ سحب المال للخارج
    Dostumuz Devin birkaç yıl önce güney kıyılarından yer satın almak için paravan şirket kurmuş, sonra ekonomik krizden etkilenmiş. Open Subtitles قاتل مُتعاقد , متخصص في الأنفجارات صديقُنا هذا أنشأ شركة للقذائف قبل عدة سنين أستخدمها لشراء مكان في الشواطئ الجنوبية
    Dağlarda yükseklerde, bütün canlılardan da yukarıda, kuzgun yuvasını kurmuş. Open Subtitles فى أعالى الجبال فوق كل شئ حى بنى الغراب الأسود عشه
    Onu takip ettiğinizi anlayıp size bir tuzak kurmuş olabilir. Open Subtitles ربما أدركِ أنكِ تتعقبينه، و ربما قدّ نصب لنا فخـّاً.
    Basitçe anlatırsak, polis kuvvetlerini atalarımız kurmuş ve yönetmiş. Open Subtitles يبدو أن أسلافنا هم من أسسوا وأداروا مقر الشرطة
    İnsanların hayallerine ulaşabilmesi için bir dernek kurmuş. Open Subtitles أسّس مؤسسة لمساعدة الناس في إنجاز أحلامهم
    Eğitimini yarıda bırakmış, asteğmenlik yapmış... 1965'te güneybatıda bir nakliyat şirketi kurmuş. Open Subtitles لم يكمل دراسته، ملازم ثاني إحتياطي، أنشأ شركة نقل في الجنوب الغربي، قام بأعمال تجارية ناجحة
    Anladığım kadarıyla, demiryoluna büyük ve küçükbaş hayvan sağlamak için Bay Durant birkaç şirket kurmuş. Open Subtitles كل ما استطيع قوله أن السيد دورنت أنشأ عدة شركات ليزود شركة سكة الحديد بالماشية
    Anladığım kadarıyla, demiryoluna büyük ve küçükbaş hayvan sağlamak için Bay Durant birkaç şirket kurmuş. Open Subtitles أن السيد دورنت أنشأ عدة شركات ليزود شركة سكة الحديد بالماشية
    Küçük bir imparatorluk kurmuş. Bütün ağır işleri yapıyor. Open Subtitles ..هو من بنى هذه الأمبراطورية الصغيرة .وهو من يحمل كل الأوزان الثقيلة
    Üniversitede falan birkaç tiyatro dekoru kurmuş diye yapım işiyle alakalı her şeyi bildiğini sanıyor. Open Subtitles هو بنى بعض مسارح الجامعه أو شيء من هذا القبيل والأن يظن أنه يعرف كل شيء عن البناء
    Liseyi bitirmemiş, lehimleme dersi almış işini en başından kendi kurmuş. Open Subtitles لم يكمل دراسته الثانوية أخد دروسا في التلحيم بنى تجارته من لا شيء
    Khruschev tuzağı kurmuş bizi de içine çekiyordu. Open Subtitles خروشوف نصب لنا المصيدة ،وأمسكنا بداخلها
    O hedef alındı.Birisi tuzak kurmuş. Open Subtitles لقد كانت مستهدفة. أحدهم نصب فخاً لها.
    Bu kaideyi erkekler kurmuş canım, ben değil. Open Subtitles الرجال هم من أسسوا القاعدة يا عزيزتي، وليس أنا
    Sweets hayatını; psikoloji ve duygular üzerine kurmuş. Open Subtitles أمّا (سويتس) فقد أسّس حياته على تقلبات علم النفس والعاطفة
    Saygımdan ötürü detayları anlatmayacağım ama kişisel kayıplarına rağmen Five-O aralarında inanılmaz bağlar kurmuş, aile veya yerlilerin deyimiyle bir ohana olmuş. Open Subtitles لاحترامي له لن أدخل في التفاصيل لكن ما أريد أن أقوله لكم بارغم من خسائرهم الشخصية فايف أو قد كونت رابط قوي
    Ama kamp kurmuş ve üstünlük sağlamış. Open Subtitles -رغم ذلك أعد مخيم وتوقف عن التقدم
    Evet! Geleli daha beş dakika olmadı ama hemen birisi tuzağı kurmuş. Open Subtitles صحيح، لم نقض هنا سوى 5 دقائق وقد بدأ احدهم بنصب المكائد لنا
    Tripod kurmuş olmalı. Open Subtitles لابد أنها نصبت كاميرا العجلات الثلاث
    Görünüşe göre birkaç Tusken çapulcusu kanyon dönüşüne pusu kurmuş. Open Subtitles يبدو أن هناك بعض قاطعوا الطريق يعسكرون... في الوديان التي يمر بها مسار السباق.
    Yani bu hesaplamalara göre, bizler, çadırını yanlışlıkla bir uçurumun kenarına kurmuş birer kampçı gibiyiz. TED اذا و على حسب هذه الحسابات, نحن مثل المعسكرين الذين و عن طريق الخطأ نصبوا خيمتهم على حافة هاوية.
    O da, "Kızlar, oğlunun bir lâboratuvar kurmuş olduğunu söylüyor." dedi. Open Subtitles ثم قالت أن الفتيات سمعن أن واحدا من رجالك فخخ المعمل
    Sağol Jan. Amcam harika bir şirket kurmuş. Open Subtitles شكرا يا جان لقد شيد عمى شركة رائعة فعلا

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more