"kutlayacağız" - Translation from Turkish to Arabic

    • سنحتفل
        
    • نحتفل
        
    • للاحتفال
        
    • لنحتفل
        
    • سنشرب
        
    • نحن سَنَحتفلُ بهم
        
    • وسنحتفل
        
    Shane, arabayı hazırla, bugün 4 Temmuz'u kutlayacağız. Open Subtitles شاين ، من الأفضل أن تجهز العربة لأننا سنحتفل اليوم فعلا بالرابع من يوليو
    200. yıldönümünü halkla beraber, gururla kutlayacağız. Open Subtitles سنحتفل بهذه 200 السنوية بفخر وامام العامة
    200. Yıldönümünü halkla beraber, gururla kutlayacağız. Open Subtitles سنحتفل بهذه 200 السنوية بفخر وامام العامة
    Bizlere büyük bir hizmet verdin. Bu gece bunu kutlayacağız. Open Subtitles لقد قدمت لنا جميعا خدمه عظيمه الليله لابد ان نحتفل
    Bu gece geliyor. Birlikte Noel arifesini kutlayacağız. Open Subtitles إنه سيأتى الليلة سوف نحتفل بأمسية الكريسماس
    Üç saat sonra nöbetim bitiyor, seni bırakacağım ve eski eşimle buluşup en iyi doktor seçilmemi kutlayacağız. Open Subtitles وعندئذ سأتركك وسألتقي طليقتي في موعد للاحتفال باختياري كأفضل طبيب في المدينة، ومن المضمون أن هذا اللقاء سينتهي
    Ama biz Aralık`da kutlayacağız, çünkü bu onun ayı. Open Subtitles لكننا سنحتفل بعيد الشكر في ديسمبر لأنه قمري
    ve hepimiz sabaha kadar bunu kutlayacağız, burda... şimdi olabildiğimizce mutlu. Open Subtitles وحينئذ سنحتفل معا. نأكل ونشرب ونرقص حتى فجر وسنكون كلنا سعداء سعيد بكم في تلك الليلة
    - Sevgilim, bu akşam ruhlarımızın birleşmesini istekli vücutlarımızla kutlayacağız. Open Subtitles حبيبتى الليلة سنحتفل بهذا الالتحام الرائع لروحينا بأتحاد
    Doğum gününü yarın kutlayacağız. Hayatının en büyük doğum günü partisini düzenleyeceğiz. Open Subtitles سنحتفل غداً ستكون أكبر حفلة حظا بها بحياته
    DIVA 1 numara olunca kutlayacağız. Open Subtitles سنحتفل عندا تصبح مجلة ديفا مجلة الأزياء الأولى
    Blair ve ben gelecek hafta doğumgününü, onun gerçek doğumgününde kutlayacağız. Open Subtitles أنا و بلير سنحتفل في عيد ميلادها الحقيقي الاسبوع القادم.
    Kabul edilişini bu akşamki operanın tüm molalarında şampanya ile kutlayacağız. Open Subtitles سنحتفل بقبولك الليلة في الاوبرا سنشرب في كل استراحة
    Özür dileyeceğimizi sanacaklar. Aksine biz kutlayacağız. Open Subtitles هم يعتقدون اننا سوف نعتذر بدلاً من ذلك سوف نحتفل
    Harry, uyan serseri. Baskı kalktı, bunu kutlayacağız. Open Subtitles حسناً هاري,استيقظ أيها المغفل ضغط العمل خف,و علينا أن نحتفل
    Pursey, durma git radyoyu aç, kutlayacağız. Open Subtitles الآن .. دع بورسي تذهب وتضع بعض الموسيقى حتى نحتفل
    Pursey, durma git radyoyu aç, kutlayacağız. Open Subtitles الآن .. دع بورسي تذهب وتضع بعض الموسيقى حتى نحتفل
    kutlayacağız ve senin de mutlaka gelmeni isterim. Open Subtitles نحن نحتفل و حقاً, حقاً أريدك أن تكون هناك
    kutlayacağız ve senin de mutlaka gelmeni isterim. Open Subtitles نحن نحتفل و حقاً, حقاً أريدك أن تكون هناك
    Dinle, hemen döneceğim, tamam mı? Sonra da bütün gece yıldönümümüzü kutlayacağız. Open Subtitles اسمعي, سأعود سريعا, حسنا ثم سنمضي الليلة كاملة للاحتفال
    Yemek yiyecek, uyuyacak ve çalışacağız ve yarın da Sonbahar Hasat Günü'nü kutlayacağız. Open Subtitles سناْكل ، وننام ، ثم نعمل وغدا سوف نذهب لنحتفل سويا ، بيوم الحصاد
    İmparatorluk Şehrinde Çinin zaferini kutlayacağız. Open Subtitles نحن سنشرب نخب نصر الصين في المدينة الإمبراطورية
    Dönüşünü şampanyayla kutlayacağız. Dikkat. Open Subtitles تعالي، نحن سَنَحتفلُ بهم دورك بالشمبانيا
    Bu noktada sizde onunla tanışacak... ve hep birlikte yeni papalığı kutlayacağız. Open Subtitles آنذاك، أنتم أيضاً ستقابلونه، وسنحتفل جميعاً بالحبر الأعظم الجديد معاً.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more