"kutsal topraklar'" - Translation from Turkish to Arabic

    • في الأرض المقدسة
        
    • فى الأرض المقدسة
        
    • في الأرض المقدّسة
        
    Kutsal Topraklar'da on yıl sinekler ve yılanlar tarafından ısırıldık vahşilerce katledildik, bozuk şarapla zehirlendik kadınlar tarafından küçük düşürüldük, ateşler içinde kıvrandık ve bunların hepsini Tanrı'nın haşmeti adına yaptık. Open Subtitles عشرة سنوات في الأرض المقدسة أُصاب بعض الأفاعي والذباب اذبح من قبل الهمج واسمم بالنبيذ السيئ
    Kutsal Topraklar'da Sarazenler kralı öldürmeye geldi. Open Subtitles , في الأرض المقدسة . جاء المسلمون لقتل الملك
    Bu Kutsal Topraklar'daki ordumuz için mükemmel bir savaş silahı. Open Subtitles هذا السلاح المثالي سيساعدنا في . حرب قواتنا في الأرض المقدسة
    Efendim ve ben Kutsal Topraklar'da beş yıl boyunca savaştık. Open Subtitles . سيدى و أنا حاربنا خمس سنوات فى الأرض المقدسة
    Kutsal Topraklar'daki görevini batırdın. Open Subtitles صنعت فطور خنزير مهمّتك في الأرض المقدّسة
    Kutsal Topraklar'dayken canım bir şeyler arzulardı. Open Subtitles , عندما كنت في الأرض المقدسة . وجدت نفسي أشتهي شيئاً
    -Sör Guy'ın Londra'da işleri vardı. -İşi Kutsal Topraklar'daydı. Open Subtitles . كان لديه عمل في الأرض المقدسة . هو حاول قتل الملك
    O şişe buraya Flemenk bir Haçlı şovalyesi tarafından, Kutsal Topraklar'dan getirilmiş. Rivayete göre o şişenin ne ihtiva ettiğini biliyor musun? Hayır, ne ihtiva ediyor? Open Subtitles أعادها فارس فلمكني من الصليبين في الأرض المقدسة لا ، ما الذي يقال عن محتوياتها؟
    Burada Kutsal Topraklar'da olduğunu söylediler. Open Subtitles لقد أخبروني بأنك كنتِ هنا في الأرض المقدسة
    Kutsal Topraklar'da insanlara kendi vatanlarından nefret etmenin aşılandığını, sonra da kargaşa ve yıkım yaratmak üzere geri gönderildiklerini duydum. Open Subtitles . سمعت بأن هناك معسكرات في الأرض المقدسة , حيث الرجال تعلم هناك الكراهية لأرضهم الخاصة . ليعودا إلى البيت مخربين و مدمرين
    O adam İngiltere'ye ihanet etti. Kutsal Topraklar'daki kıyım hala onun yüzünden devam ediyor. Open Subtitles . المذابح في الأرض المقدسة مستمره بسببه
    Kutsal Topraklar'da işi vardı. Open Subtitles . كان لديه عمل في الأرض المقدسة
    Kutsal Topraklar'da Kral'ı öldürmeye çalıştınız mı? Open Subtitles هل حاولت قتل الملك في الأرض المقدسة ؟
    Kutsal Topraklar'da hastanemiz vardı. Open Subtitles كان عندنا مستشفيات في الأرض المقدسة.
    Sevgilisinden ayrılmış ve Kutsal Topraklar'a hizmet etmeye mahkum edilmiş. Open Subtitles فهي سجنت رغما عنها وضد إرادتها, وإنتزعت من حبها. الذي عوقب بأن يخدم في "الأرض المقدسة".
    Kutsal Topraklar'da nasıl bulunur? Open Subtitles كيف هو كان في الأرض المقدسة ؟
    Kutsal Topraklar'daki hizmetlerine karşılık olarak artık özgür birisi! Open Subtitles أعترف بخدماتة لى فى الأرض المقدسة . هو سيصبح رجلاً حر
    Kutsal Topraklar'daki mücadelenden zayıflamış olarak geri döndüğün söylentisi. Open Subtitles بأنك عدت ضعيفا من أعمالك فى الأرض المقدسة
    Kutsal Topraklar'dayken, efendimin hayâlleri vardı. Open Subtitles . فى الأرض المقدسة ، سيدى كان لدية أحلام
    - Bu topraklar eşinize Kutsal Topraklar'daki görevinden dolayı verildi. Open Subtitles هذه القرية منحت إلى زوجك لخدماته في الأرض المقدّسة
    Eski Şerif Kutsal Topraklar'da başarısız olup döndükten sonra.. Open Subtitles عندما عمدة البلدة القديم عاد من مهمّته الفاشلة في الأرض المقدّسة
    Bana Kutsal Topraklar'da hastalandığını söyledi. Open Subtitles أخبرني أنه كان مصاب في الأرض المقدّسة

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more