"kuzey'den" - Translation from Turkish to Arabic

• من الشمال
• من كوريا الشمالية
• من الشّمال

Program ayrıca tüm insanlık için ucuz sağlık hizmeti çözümleri yaratmak için Kuzey'den ve Güney'den yenilikçileri bir araya getirmeye çalışıyor.
وهي تحاول أيضا للجمع بين المبتكرين من الشمال والجنوب للمشاركة بخلق حلول رعاية صحية بأسعار معقولة للبشرية جمعاء.

Şu berbat, yobaz, misyoner Kuzey'den nefret ediyorum.
انا اكره ذلك التبشيري البروتاستي المروع من الشمال

Galapagos deniz aslanları, Kaliforniya deniz aslanlarıyla akrabadır,.. ...buraya Kuzey'den gelirler.
أسود بحر غالاباغوس تتعلّق بأسود البحر الكاليفورنية ، جاؤوا هنا من الشمال

Kuzey'den birisi geldi. Başkan izin vermiş.
آتى شخصاً من كوريا الشمالية وتم الموافقه عليه من قبل المدير

Böyle yaşamak için mi hayatını riske ederek Kuzey'den kaçtın?
هل هربت من كوريا الشمالية مخاطراً بحياتك حتى تتمكن من العيش هكذا ؟

İlk olarak Kuzey'den gelen, kasırgaya benzer bir ses duydular.
أوّل ما سمعوه هو ضجّة كأنّها إعصار قد حلّ بهم من الشّمال

Ayrıca, Kuzey'den bir tim, zirvede alınacak güvenlik önlemlerini kontrol için gelecek.
ايضاً,سيأتي فريق من الشمال لتفقد الأمن في القمة

Kuzey'den canlı ayrılmak için tek umudu onlar.
إنهم طريقته الوحيدة للهرب من الشمال محتفظَا برأسه.

Eğitim görürken babamla Tenzin'in beni nasıl buraya hapsettiklerini babamın Kuzey'den nasıl sürgün edildiğini...
كيف أبي وتينزن أبقياني عالقة هنا , بينما أنا تدربت كيف أبي نفيّ من الشمال

Kuzey'den kaçmadan önce, 35. Oda'nın lideriymiş.
قبل هروبه من الشمال كان زعيم مجموعة الغرفة 35

Cinayet şüphelisi de Kuzey'den gelmiş başkanın koruması altına alınmış bir mülteci.
و المشتبه به في هذه الحادثة.. يُشتبه في أنّه جاسوس مرسل من الشمال.

Bunlar da Doğu'dan ve Kuzey'den gelen cadı kardeşlerim.
هاتان إختاي الساحرتان من الشمال ومن الشرق

Bu alışılmadık bağırtılar, Kuzey'den gelen kalabalık Muttaburrasaurus sürülerinin habercisi.
تعلن هذه النداءات الغير عادية عن وصول القطعان الهائلة من –الموتابورصور- قادمة من الشمال

İlk olarak Kuzey'den gelen, kasırgaya benzer bir ses duydular.
أول ما سمعوه ... كان ضجيجًا مثل الإعصار قادمًا من الشمال ...

Yıllar önce, Tonraq Kuzey'den sürgün edilmişti.
قبل عدة سنوات , تونراك نفّي من الشمال

Amca, donanmanı Kuzey'den neden getirdin?
عمي , لماذا جلبت قواتك من الشمال ؟

Böyle yaşamak için mi Kuzey'den kaçtın?
مُتأكدة أنك لم تهرب من كوريا الشمالية لتعيش على هذه الحال

Dosyalarda ailesinin Güney Koreli olduğu yazıyor ama babasının Kuzey'den olduğu hakkında bir istihbarat aldık.
ملفها يقول أن والديها من كوريا الجنوبية لكن لدينا معلومات تقول أن والدها من كوريا الشمالية

Kuzey'den gelen bir ateş ejderhasıydı.
كان تنّين نار من الشّمال