"kuzeyden gelen" - Translation from Turkish to Arabic

    • من الشمال
        
    - Baban benim babamla ve kuzeyden gelen adamla konuşuyordu. Open Subtitles -أبي كان يتحدث إلى أبيك ، والرجل القادم من الشمال.
    kuzeyden gelen 2-2,5 metre yüksekliğinde dalgalar var. Open Subtitles ولدينا بكرة بطول سته الى ثمانيه اقدام آتيه من الشمال.
    Büyük Çin Seddi, kuzeyden gelen göçebe kavimleri Çin'den uzak tutmak amacıyla Han hanedanlığı tarafından inşa ettirilmiştir. Open Subtitles سور الصين العظيم بناه شعب الهان لإبعاد القبائل البدوية من الشمال.
    Anlaşıldı, kuzeyden gelen hedefleri belirledik. Open Subtitles عُلم , وحدات تدخل سريع للعدو تقترب من الشمال
    Anlaşıldı, kuzeyden gelen hedefleri belirledik. Open Subtitles عُلم , وحدات تدخل سريع للعدو تقترب من الشمال
    kuzeyden gelen sığınmacılar hayatlarını tehlikeye atmıyor mu? Open Subtitles المهاجرون من الشمال لا يخاطرون بحياتهم وحسب.
    O yüzden bankanız kuzeyden gelen vergilerimizi alıkoyuyor. Open Subtitles ولهذا السبب يمنع مصرفك العشور القادمة من الشمال
    kuzeyden gelen sıcak Agulhas akıntısı güneyden gelen soğuk sular ile yer değiştirmiş ve bu da beraberinde zengin besinleri getirmiştir. Open Subtitles تيار "أجولاس" الدافيء الذي يتدفق من الشمال يحل محله الماء البارد القادم من الجنوب
    Son zamanlarda, kuzeyden gelen insanlar, turistlerin ilgisini çekmek ve burada işletmeler kurmak için büyük meblağlarda para teklif ediyorlar. Open Subtitles مؤخرا ، الناس من الشمال عرضوا مبالغ ضخمة من المال... لبناء مشاريع هنا وجذب السياح.
    Halkın Ordusu, bizim ordumuz kuzeyden gelen Kukla Ordusu ile savaşıyor. Open Subtitles حسنا , الأمر كالتالي جيشنا الوطني يحارب ! جيش الدمى من الشمال
    Ama bu sefer, kuzeyden gelen dostlarımız sayesinde söyleyeceklerimize kulak verecekler. Open Subtitles لكن الآن، مع أصدقائنا من الشمال... سيعيروننا انتباه...
    kuzeyden gelen bir misafirimiz var efendim. Open Subtitles سيدي، هناكَ رفقة آتيةٌ من الشمال
    Eşekler, kuzeyden gelen askerlerin maymunların kökünü kazımaya yardıma geldiğini düşünüyor. Open Subtitles يعتقدون (الدونكي) أن جنود من الشمال قادمون للقضاء على القردة للأبد.
    Ve bunlar, güneyden gelen soğuk Falkland akıntısının kuzeyden gelen sıcak Brezilya akıntısıyla birleştiği yer olduğu için son derece zengin denizlerdir ve birleştikleri yerde besin bolluğu vardır. Open Subtitles ولكنها أيضا تكون بحاراً غنية جداً، لأنه هنا يلتقى "تيار فوكلاند البارد" القادم من الجنوب ب"تيار البرازيل الدافيء" القادم من الشمال.
    Belki siz kuzeyden gelen baylar..... orijinal bir Galya ezgisinden hoşlanırsınız! Open Subtitles ... ربما أيها السادة الكرام القادمين من الشمال " هل تريدون سماع الاغنية الشعبية لقرية " جاول
    Oh, Robin, benim yabani kuzeyden gelen arkadaşım sana benim akıl vücuttan üstündür diye tabir ettiğim şeyi anlatayım. Open Subtitles روبين)، صديقتى الساذجة من الشمال البسيط) دعينى أخبرك شئ بسيط أسميه "العقل أهم من الجسم"
    Adım, Paul Marshall. kuzeyden gelen kuzenler olmalısınız. Open Subtitles اسمي (بول مارشال)، لا بد أنكم الأقرباء من الشمال
    Adım Paul Marshall. Siz kuzeyden gelen kuzenler olmalısınız. Open Subtitles اسمي (بول مارشال)، لا بد أنكم الأقرباء من الشمال
    - kuzeyden gelen askerler sana katılacakmış. Open Subtitles بأن مزيد من الجنود من الشمال... -سينضمّون إليك هُنا.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more