"kuzeydoğuya" - Translation from Turkish to Arabic

    • الشمال الشرقي
        
    • للشمال الشرقي
        
    • الشمالية الشرقية
        
    • شمال شرق
        
    • الشمال الشرقى
        
    Efendim, hedef bölgede kuzeydoğuya uçan yabancı bir hava taşıtı tespit ettik. Open Subtitles سيدي، لدينا طائرة غير معروفة تتحرك في الشمال الشرقي في المنطقة المحددة
    Tamam. Adam: Alçak basınç ilerliyor, senden uzağa ama yine de ilerliyor. Belli ki kuzeydoğuya ilerliyorsun ve arkada da yüksek basınç var. TED بحار: نتجه إلى انخفاض أمامك لكنه يبتعد، وأنت على ما يبدو تتجهين جهة الشمال الشرقي وهناك ارتفاع خلفنا.
    Poultry, İngiltere'nin doğusundan gelip, kuzeydoğuya doğru uzanıyordu. TED الدواجن كانت تأتي من أنجيليا الشرقية و غيرها إلى الشمال الشرقي.
    Biliyor musun 1937 yılında kuzeydoğuya gitmeye karar verdim. Open Subtitles هل علمت في 1937 خططت للذهاب للشمال الشرقي
    Feribot kuzeydoğuya gidiyordu. Open Subtitles القارب كان ينتقل للشمال الشرقي
    l-53'ten kuzeydoğuya gidin. Open Subtitles فقط يأخذ أنا 53 المنطقة الشمالية الشرقية
    60 derece kuzeydoğuya çevirmelisin. Open Subtitles تحتاج لتوجيهه بدقة 60 درجة إلى المنطقة الشمالية الشرقية
    kuzeydoğuya gidiyoruz, tek yol bu Sonunda oraya varıcaz Open Subtitles متوجهين الى شمال شرق ، وهذا هو الطريق الوحيد. الذي هناك في نهاية المطاف.
    Sonra bize gülerek kuzeydoğuya doğru devam ettiler. Open Subtitles لقد كانوا يسخرون منا ثم سرعان ما ابحروا صوب الشمال الشرقى
    Trafik kuzeydoğuya ilerliyor. Yükselti belirsiz. Open Subtitles مازال يتحرك في إتجاه الشمال الشرقي الإرتفاع غير محدد
    Çıktıklarında onları güneydoğu ya da kuzeydoğuya yönlendir. Open Subtitles عندما تنال من الآخر ، اعتقد أننا ننتقل للجنوب الشرقي ، ونرحل من الشمال الشرقي
    Bizi beklemeyin. kuzeydoğuya doğru devam edin. Open Subtitles فلا تنتظرانا هنا توجها الي الشمال الشرقي
    Sen doğuya, sen güneydoğuya, sen de kuzeydoğuya süreceksin. Open Subtitles أنت ستذهب إلى الشرق ، وأنت إلى الجنوب الشرقي وأنت إلى الشمال الشرقي
    Bir kere parktan kuzeydoğuya doğru gittim. Open Subtitles ، دُرتُ حولَ بنايتي لثلاثِ مرات ، و أخرى في المنتزه بأتجاه الشمال الشرقي
    kuzeydoğuya doğru hareket etmeye başladı ve telefon kapatıldı. Open Subtitles بدأ بالتحرّك إلى الشمال الشرقي وبعدها أُغلق الهاتف
    - Aslında kuzeydoğuya gitmeyi planlamıştım. Open Subtitles كانت نيتي الذهاب للشمال الشرقي
    Ed,Jules, Wordy, komuta sizsiniz, kuzeydoğuya doğru 25 derece 100 metre uzaklıkta. Open Subtitles سنقوم بعمل تشكيل الكماشة "إد)، (جولز)، (ووردي)، أنتم "ألفا) إتجهوا للشمال الشرقي حول 25 درجة، و100 متراً
    Algon Caddesi'nde kuzeydoğuya gidiyorsun. Open Subtitles (أنت مُتجه للشمال الشرقي إلى حانة (ألجون
    kuzeydoğuya geçebilirim. Open Subtitles عدتُ بالطائرة من المنطقة الشمالية الشرقية فقط لأخبرك،
    Onları 6 saatte kuzeydoğuya yarım günde Kore'ye, 1 günde de Japonya'ya ulaştırıyoruz. Open Subtitles يستغرق الأمر 6 ساعات للوصول إلى المنطقة الشمالية الشرقية. "كوريا" نصف يوم، "اليابان" يوم واحد.
    Pass a Lourte'den dönüş yapıp ana kanal üzerinden kuzeydoğuya gideceğiz. Open Subtitles "سوف نقوم بالإستدارة من ممر "لوتري ونتجه للمنطقة الشمالية الشرقية من خلال الممر الرئيسي
    Tamam, MTS'yi kuzeydoğuya getir. Open Subtitles حسناً أجلبوا لي نظام متعدد الاطراف ليصل الى شمال شرق المنطقة
    Kendini tanıtmayı reddetmiş. kuzeydoğuya, dağlara gidiyor. Open Subtitles رفض طلب التعريف عن النفس إنه يتجه نحو الشمال الشرقى إلى الجبال

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more