"likörü" - Translation from Turkish to Arabic

    • شراب
        
    • خمر
        
    • خمور
        
    • خمرٍ
        
    • المسكر
        
    • وكحول
        
    • مسكر
        
    • ليكر
        
    • المشروب الكحولي
        
    Mesela, kulplu sürahide bal likörü servisi yapan taverna kızı. Open Subtitles على سبيل المثال، فتاة الحانة التي تقدم أباريق شراب العسل
    Büyük boy diyet malt likörü ve extra motor yağlı patlamış mısır istiyorum. Open Subtitles أعطني شراب شعير كبير بدون سكر و فشار مع إضافة زيت المحراكات
    Evet ama Peter, birimizin şoför olması gerekiyor ve ben zaten dört yumurta likörü içtiğime göre sen olacaksın. Open Subtitles لا بد أن يكون أحدنا هو السائق المكلّف يا بيتر. وأنا قد حصلت لتوي على أربع أكواب من شراب البيض لذا أعتقد أنه سيكون أنت.
    Cep telefonuyla pirinç likörü takas etsem sence kaç şişe alabilirim? Open Subtitles إذا قايضت الهاتف مقابل خمر الأرز كم زجاجة سيكلف ؟
    Nane likörü lütfen. Open Subtitles مشروب خمر بالنعناع من فضلك و اجعله مضاعف
    Sen. Duyduğuma göre Riley's likörü reşit olmayanlara satıyormuş. Open Subtitles أنتي ، سمعت شائعة تقول أن خمور رايلي تباع للطلاب القاصرين
    Düşük sınıfın likörü bitti, ben de gelip burada... Open Subtitles الدرجة الثانية شراب بدون كحول لذا أعتقدت أني يجب أن آتي إلى هنا و
    Haydi, Altın Çekiç! Sana bal likörü ısmarlıyorum. Open Subtitles هيّا أيها الأشقر، سأشتري لك باينت من شراب العسل.
    Dünyada beni topuzumdan vazgeçirebilecek kadar bal likörü yok daha. Open Subtitles ليس هناك ما يكفي من شراب العسل في هذا العالم لجعلي أتخلص من متراسي
    Bir ölçek şeker şurubuna bir likör bardağının yarısı kadar Kurasao likörü ekleyip üstüne krema ekliyoruz. Open Subtitles واحد لي أقل من شراب علكة مع نصف كأس بوني لكوراساو مسكوبة فوق ثلج
    Bal likörü dediğimiz içeceği denediniz mi? Open Subtitles هل جربتم شراب العسل الذي نطلق عليه خمر الـ"ميد"؟
    Yılan likörü olacak harika bir şey. Open Subtitles . هذا شراب الأفعي ، شراب الأفعي
    Bir Newton Elmartini ve görevde olduğun için, bir Bakire Margaret Bal likörü. Open Subtitles واحد من شراب "نيوتن" بالتفاح وشراب "مارغريت" بالعسل لأنكِ تقومين بالواجب
    Ama 1487'deki Bavyera Saflık Kanununda, diğer bir adıyla "Reinheitsgebot"ta bal likörü üretimi ciddi bir biçimde kısıtlanmıştı. Open Subtitles ...عام 1847، القوانين البفارية النقية حددت بشدة توافر شراب العسل
    İlk karşılaştığımızda kafaya diktiğin malt likörü şişesi. Open Subtitles زجاجة خمر الشعير التي كنت تصنع بها ضجيجا عندما تقابلنا أول مرة
    Sence Böğürtlenli Brendi mi, Alman usulü Şeftali likörü mü? Open Subtitles ما رأيك، خمر العنب أو الخوخ المسكّر ؟
    Oyun kurucusuyla, en iyi likörü alması için konuşmak istememiş olabilir ama sonuçta iş bu. Open Subtitles حسنًا، ربما هي لم ترد أن تتحدث إلى لاعبها لشراء خمور الرف العلوي، لكن ذلك هو العمل.
    Asla iyi bir likörü ziyan etme. Open Subtitles لا تدعِ أي خمرٍ جيد يذهب سدى. #..
    Neyse, daha sonra Kay'e vermek için bir şişe Avusturya likörü ayırdığından emin ol. Open Subtitles على أية حال, حبيبي, تأكد من إحضارك زجاجة من المسكر في وقت لاحق, حسناً؟
    Eski insanlarla garip konuşmalar kötü peynir tabakları, bir cenaze, bir düğün, malt likörü. Open Subtitles محادثات محرجة مع كبار السن صحون جبن سيئة, جنازة وزواج وكحول عتيقة
    Bana gümrük vergisiz Kahlùa* likörü alsana. Open Subtitles اجلبي لي مسكر بنكهة القهوة خالي الضرائب.
    Schlitz Malt likörü duyduğumuzda, ikinci aşama için Bagram'a geri dönüyoruz. Open Subtitles و عندما تصلون إلى إحداثيات "شيلتز مولت ليكر" سوف نعود بأدراجنّا إلى قاعدة "باغرام" من أجل المرحلة الثانية.
    Ben bu kadar güçlü bir likörü içemem. Open Subtitles أنا لا أستطيع شرب مثل هذا المشروب الكحولي القوي

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more