Ölü şüphelinin silahından 14, diğer 9 mm'likten de 13 tane. | Open Subtitles | منها 14 من سلاح المشتبه هبه و13 آخرين من عيار 9 ملليمتر. |
Dört kurşun; ikisi 9 mm'likten, ikisi ise 22 mm'likten sıkılmış. | Open Subtitles | أربعة رصاصات, اثنان منها من عيار 8 ملميتر, وإثنان من عيار 22. |
Kurşun izinden başka bir şey var mı? Hayır. Sadece 45'likten göğse sıkılan 5 kurşun. | Open Subtitles | كلاّ، فقط 5 طلقات ناريّة في الصدر من مُسدّس عيار 45. |
- Ama kesinlikle 9 mm.'likten büyük. | Open Subtitles | ولكنها بالتأكيد أكبر من رصاصة عيار 9 مللي |
Görünüşe göre hepsi de bir 38'likten. | Open Subtitles | يبدو انها كلها من مسدس عيار 0.38 قصير الفوهة |
Balistik, kurşunların .38'likten çıktığını rapor etmiş. | Open Subtitles | تقرير المقذوفات يقول أنّ الرصاصات عيار 38. |
Yaraların büyüklüğüne bakılırsa muhtemelen 45'likten ateşlenen oyuk uçlu mermiye vurulmuş. | Open Subtitles | بناءاً على حجم الإصابات، فقد تعرض على الأغلب لرصاصة برأس أجوف من عيار 0.45. |
Üç mermi de o 45'likten çıkmış. | Open Subtitles | المسدس عيار "45" إيجابي أنه مصدر جميع الطلقات |
Daire çevresine göre bir 38'likten çıkmış. | Open Subtitles | ومحيط الدائرة يقول بأنه عيار 38 |
Karnından küçük kalibreli bir silahla vurulmuş. 25'likten fazla olamaz. | Open Subtitles | نارية عيار صغير ناري في البطن. ليس أكبر بكثير من a.25. |
Öyle oldu. Bir 38'likten ateşlenmiş bir mermi bulduk. | Open Subtitles | عثرنا على رصاصة عيار "38" |