"linden" - Translation from Turkish to Arabic

    • ليندن
        
    • ليندين
        
    • لندن
        
    İlk randevuda genelde bu mevzular konuşulmaz ama sende bir şey var, Linden. Open Subtitles إنّه لا توجد به أجواء الموعد الأول "لكن هناك شيء فيكِ يا "ليندن
    Albuquerque'deki Linden Boulevard Kilisesi'nde bulundunuz mu hiç? Open Subtitles هل كنت في أي وقت في ليندن بولفارد في البوكيرك؟
    Ciddiyim bak Linden, orada dalga geçiyordum seninle. Open Subtitles حقا, يا ليندن لقد كنت أعبث معك فى الخلف هناك
    Üzgünüm Dedektif Linden ama burada sigara içmek yasak. Open Subtitles عذراً, محققه ليندين غير مسموح بالتدخين هنا
    Ben olsam lanet olası bir depoda sürünmezdim, Linden. Open Subtitles أنا لن أبحث فى وحده تخزين قديمه يا ليندين
    Gidelim hadi, Linden. Bir avuç serseri işte. Open Subtitles هيا لنذهب من هناد يا لندن هولاء الاولاد اغبياء
    Bay Linden araştırmamızın bütün gidişatını belgeledi. Open Subtitles لقد وثّق السيّد ليندن مسار أبحاثنا بشكل كامل.
    Nanci Linden, memnun oldum. Open Subtitles أوه. نانسي ليندن. هو a سرور لمُقَابَلَتك.
    Bilmen gereken başka bir şey var ise, Linden'dan öğreneceksin. Open Subtitles أي شيء آخر تحتاج إلى معرفـتـه أحصل عليه من (ليندن)
    Holder ben, yeni atandım. Linden sen misin? Open Subtitles أنا "هولدر" من المحافظة هل أنتِ "ليندن" ؟
    Ben Dedektif Linden ve bu da ortağım Dedektif Holder. Open Subtitles أنا المحققة "ليندن" هذا "شريكي المحقق "هولدر
    Karakuş'u izlemedeyiz. Ocean'da doğuya gidiyor. Linden'dan kuzeye dönüyor. Open Subtitles تحديد موقع "الطائر الأسود"، شرقا من أوشن ، ينعطف شمالا إلى ليندن
    Ben Dedektif Linden ve bu da ortağım Dedektif Holder. Open Subtitles أنا المحققة "ليندن" هذا "شريكي المحقق "هولدر
    Linden, saçma bir şey bu yaptığım diyorum. Open Subtitles "لا ، أنا أخبرك "ليندن هذا غباء هل سألته :
    Artık seni öpmeye çalışmayacağım, Linden. Open Subtitles أنا لن أحاول و أقوم بتقبيلك مره آخرى يا ليندين
    Artık seni öpmeyeceğim, Linden. Open Subtitles أنا لن أحاول و أقوم بتقبيلك مره آخرى يا ليندين
    Sarah Linden'ın sesli mesaj kutusuna ulaştınız. Open Subtitles لقد توصلت للبريد الصوتى الخاص بالمحققه ساره ليندين
    Sarah Linden'ın sesli mesaj kutusuna ulaştınız. Open Subtitles لقد توصلت للبريد الصوتى الخاص بالمحققه ساره ليندين
    Bak, özür dilerim Linden. Berbat ettim, tamam mı? Open Subtitles انظري, أنا آسف, ليندين لقد أفسدت الأمر, حسناً؟
    O gölü araştırmamızın sebebi Skinner'ın eşinin Linden'ı orada görmesi. Open Subtitles السبب الوحيد لجرفنا للبحيرة هو لأن زوجة سكينر رأت ليندين هناك في الخارج
    - Şuradan sağa dön. - Biliyorum. Daha önce de gelmiştim, Linden. Open Subtitles اذهب لليمين من هنا _ لقد جأت هنا من قبل لندن
    Selam, Anna. Ben Sarah Linden, Jack'in annesi. Open Subtitles مرحبا آنا معك سارة لندن والدة جاك

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more