| Bölgedeki tüm hastanelerin listesi burada. Belki onlardan birindedir. | Open Subtitles | هذه قائمة ببعض المستشفيات بالمنطقة ربما احضروه الى واحدة منهم |
| Şimdi, geçen ay içinde koğuşta kalan hastaların listesi burada. | Open Subtitles | أنظري ، هذه قائمة بكل المرضى الذين دخلوا العنبر في الشهر الأخير |
| Onaylı yiyecek listesi burada. Suşi veya salata yok. | Open Subtitles | هذه قائمة بالفواكه و الأطعمة لا يحب السوشي و لا السلطة |
| Kara Şahinlerin taşıdığı, ya da en azından birinin taşıdığı tüm silahların listesi burada. | Open Subtitles | هذه قائمة بكل الاسلحة و المعدات التي كانت تحملها البلاك هاوك على الاقل واحدة منهم |
| İstediğiniz evcil hayvan satan dükkânların listesi burada. | Open Subtitles | جهزت مكانكم هنا ها هي لائحة مالكي الحيوانات الأليفة التي طلبتموها |
| Hamilelik süresince uzak durulacak yiyeceklerin listesi burada. | Open Subtitles | هذه قائمة الغذاء للتفادي أثناء الحمل. |
| Oldukça derine inmem gerekti, ama yarın New York gemisine gidecek bütün insanların listesi burada. | Open Subtitles | تطلّبَ بحثاً كثيراً، لكن هذه قائمة بكلّ المُقيمين المغادرين إلى سفينةِ "نيويورك" غداً. |
| İhtiyacımız olan belgelerin listesi burada. | Open Subtitles | هذه قائمة ببعض الوثائق التي نحتاجها |
| Pekala, her iki konferansın da katılımcılarının listesi burada. | Open Subtitles | هذه قائمة بالناس الذين حضروا المؤتمر |
| Kimin kimle kapışacağının listesi burada. | Open Subtitles | هذه قائمة المتبارين. |
| Güneydoğu Asya'da çalıntı malları toplayan bir grup üyenin listesi burada. | Open Subtitles | هذه قائمة تجار جنوب شرق آسيا. |
| Michael'in bilgisayarındaki şeylerin listesi burada. | Open Subtitles | هذه قائمة بما كان لدى (مايكل) هناك |
| Sırt çantasına koyacaklarının listesi burada. | Open Subtitles | ها هي لائحة تفقد أغراض حقيبتها |
| Konuk listesi burada. | Open Subtitles | ها هي لائحة الضيوف |