"lorde" - Translation from Turkish to Arabic

    • لورد
        
    Babanın Lorde'u tanıyan bir arkadaşı olduğunu söylememiş miydin? Open Subtitles ألم تقل أن والدك يعرف شخصاً يعرف المغنية (لورد) ؟
    Evet, iş yerinden birisi Lorde'n amcasıymış neymiş. Open Subtitles أجل , قال أن شخصاً معه في العمل يكون من أقرباء (لورد) أو شئ من هذا القبيل
    Yiyebileceğiniz pizzalar, 20 farklı pasta ve Lorde sahne alacak. Open Subtitles سنقوم بجلب كل البيتزا التي بأستطاعتكم أكلها عشرون نوعاً مختلفاً من الكعك و ستقوم (لورد) بالغناء مباشرةً
    Tamam baba. İşyerinden birisi Lorde'un amcası falan demiştin ya bana? Open Subtitles أبي , أتعرف ذلك الشخص في العمل الذي قال بأنه عم (لورد) أو شئ من هذا القبيل ؟
    Baba, Lorde'u tanıyan iş arkadaşın kim? Open Subtitles أبي , من هو ذلك الشخص في العمل الذي يعرف (لورد) ؟
    Lorde'u sahneye çıkması için ayarlayamadınız, değil mi? Open Subtitles لم تتمكنوا من جلب (لورد) للغناء , أليس كذلك ؟
    Kızımın beni Lorde'un sahnede olduğu bir partide görene kadar bekleyeceğim. Open Subtitles تمهلوا لحين أن يرى بناتي (أننيكنتُأحتفلمع( لورد!
    Ben Lorde'um, ben Lorde'um. Open Subtitles "أنا (لورد) , أنا (لورد)" "أجل , أجل , أجل"
    Evet, evet, evet. Lorde Lorde, Lorde deyin bana. Evet, evet, evet. Open Subtitles "لورد) (لورد) , أنا (لورد))" "أجل , أجل , أجل"
    Bütün gün Lorde biletlerini kazanmayı deniyorum. Open Subtitles كنت احاول الفوز بتذاكر حفلة (لورد) طوال اليوم
    Bütün hafta Lorde biletlerini kazanmaya çalıştım. Open Subtitles كنت احاول الفوز بتذاكر حفل (لورد) طوال الاسبوع حقا؟
    Bak, Bu akşam hepimiz Lorde'ye gidiyoruz, neden sende cooper'un extra biletini almıyorsun ve belki sofia ile sen işleri yoluna koyarsınız. Open Subtitles أصغي ، نحن ذاهبون إلى حفلة (لورد) الليلة لذا لمـا لا تأخذين تذكرة (كوبر) الإضـافية بحيث يتسنـى لك و (صوفيـا) أن تتصـالحـا
    Bütün bu şeyler maskarılık mıydı-- Lorde görebilesin diye. Open Subtitles كـل هـذا كـانت مسرحية سخيفة (كـي تتمكنـي من حضور حفـل (لورد
    Lorde'un hayranları ona anne der. Open Subtitles " مُحبين " لورد " يُطلقون عليها " أمى
    Dave Grohl'la birlikteydim ve yanında Lorde Ben Harper ve Drake vardı. Open Subtitles الأمر فقط انني كنت مع (دايف جرول) و هو كان مع (لورد) و (بن هاربر) كان هناك و (دريك)
    Audre Lorde bir defasında "Beyaz babalar bizlere düşünüyorum öyleyse varım demeyi öğrettiler" demişti. Ama onun önerisi "Hissediyorum, öyleyse özgürüm" diyebilmek idi. TED قالت أودري لورد (شاعرة أمريكية من أصل أفريقي) ذات مرة: "علمنا الآباء البيض (المبشرون) أن نقول: "أنا أفكر، إذن أنا موجود." وكانت تلمح الى: "أنا أشعر، إذن أنا موجود."
    - Tanrım, sahneye Lorde'u getirmeliyiz. Open Subtitles -يا إلهي , ستأتي (لورد) للعزف مباشراً
    - Haklısın, hâlâ Lorde var. Open Subtitles -ذلك صحيح , ما زال لدينا (لورد )
    Allahtan yiyecekler iyi, Lorde bok gibi. Open Subtitles أنا مسرور أن الطعام جيد لأن (لورد) سيئة
    Lorde'um ben, Lorde, Lorde, Lorde. Open Subtitles "أنا (لورد)" "لورد) (لورد) (لورد))"

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more