Luchs, eğer gelmek istemiyorsan burada kal o zaman. Dön geriye! | Open Subtitles | لوكس , ان لم تكن تريد المجئ فانك ستبقى هنا , ارجع |
Hızlandım ve Luchs'u önden yolladım. | Open Subtitles | سرعت من خطواتي و أرسلت لوكس لكي يمشي أمامي |
Ben ve Luchs kötü bir durumda kalmıştık ve o anda ne kadar kötü olduğunu bilmiyorduk. | Open Subtitles | كنا عالقين ضمن وضع سيء أنا و لوكس و لم نكن نعلم في ذلك الوقت الى أي مدى هو وضع سيء |
Kıpırdamamış olmasam da Luchs uyandığımı biliyordu. | Open Subtitles | بالرغم من أنني بالكاد قد تحركت فقد عرف لوكس أنني استيقظت |
Luchs ile birlikte vadiyi dolaşıp öğleden sonra saat ikide döndüm. | Open Subtitles | عدتُ في الساعة الثانية عصرا عندما ذهبنا أنا و لوكس عبر الممر الضيق |
Luchs ve Bella'yı düşünmek beni bu düşünceden uzak tutuyordu. | Open Subtitles | التفكير في كلٍ من لوكس و بيلا جعلاني أتوقف عن التفكير بالانتحار |
Böylece dört kişi olduk: İnek, kedi, Luchs ve ben. | Open Subtitles | و هكذا أصحبنا أربعة البقرة , القطة , لوكس و أنا |
Luchs kulaklarını kıpırdatarak uyuyordu ve yoğun sessizlik üzerime bir çan misali çöküyordu. | Open Subtitles | لوكس كان نائما و أذناه ترتعشان خيّم صوت الصمت من حولي و كأنه صوت جرس عظيم |
Luchs'un yanında asla uzun süre üzgün duramıyordum. | Open Subtitles | لم أستطع أبدا أن أبقى حزينة لوقت طويل و لوكس الى جانبي |
Bazen Luchs'un benimle birlikteyken ne kadar mutlu olduğunu görünce bende özel bir şeyler olmalı diye düşünüyordum. | Open Subtitles | أحيانا كنت أظن أنني أتمتع بشيء خاص عندما كنت أرى كم السعادة التي كانت تجتاح لوكس و هو بجانبي |
Luchs diğer bütün köpekler gibi yalnızca insanlara düşkündü. | Open Subtitles | لوكس هو الذي كان يشبه بقية الكلاب ببساطة كان مدمنا على معاشرة البشر |
Kış vakti ormanda yalnız başıma dolaşırken eskiden olduğu gibi Luchs ile konuşuyordum. | Open Subtitles | أحيانا عندما كنت أرتحل وحدي في الغابة في فصل الشتاء كنت أتكلم مع لوكس كما كنت أفعل من قبل |
Luchs beni fazlaca rahat bırakmadı. | Open Subtitles | لوكس لم يكن يتركني بسلام و لو لبرهة من الزمن |
O yaz, Luchs'un bir köpek olduğunu, benim de bir insan olduğumu tamamen unutmuştum. | Open Subtitles | في ذلك الصيف , نسيت تماما بأن لوكس كان كلبا و بأنني كنت بشرا |
Sonra Luchs ile birlikte köye gitmeye karar verdim. | Open Subtitles | بعدها قررت أن أذهب مع لوكس الى القرية |
Luchs artık arkadaşım ve koruyucum değildi. | Open Subtitles | و الآن فان لوكس لم يعد صديقي و حارسي |
En kötüsü de, Luchs olmayınca gerçekten yalnız hissediyorum. | Open Subtitles | أسوء ما في الأمر أنني كنت أشعر حقا ...بالوحدة من دون لوكس |
Luchs öldüğünden beri, net olarak böyle hissediyorum. | Open Subtitles | منذ أن مات لوكس بتّ أشعر بذلك بوضوح |
Luchs'u kulübeye taşıdım ve bankın üzerine koydum. | Open Subtitles | حملت لوكس الى الكوخ و وضعته على العتبة |
Derin bir çukur açıp Luchs'u içine koydum. | Open Subtitles | عملت على حفرة كبيرة وضعت لوكس بها |