Müşterilerine hizmet etmelisin. | Open Subtitles | فقط لا تعطني تلك الخمور التي تعطيها في العادة الى زبائنك |
Bunu paralı Müşterilerine sakla bebeğim. | Open Subtitles | إحفظيها لزبائنك الذين يدفعون الأموال يا عزيزتي |
Müşterilerine de e-posta olarak yolladık. Ama bu kısım sadece zevk içindi. | Open Subtitles | كما أرسنا بريداً إلكترونياً لكل عملائك ولكن هذا الجزء فقط للمرح |
Opower adında bir şirket kurduk. Yazılım üretiyoruz ve Müşterilerine enerji tasarrufu için | TED | بنينا برمجيات و تشاركنا مع شركات مرافق عامة و التي كانت مهتمة بمساعدة عملائها ليوفروا الطاقة |
McDonald's, haftada en az bir kez gelen Müşterilerine ağır müşteriler adı veriyor. | Open Subtitles | ماكدونالدز يطلق كلمة غريبة على من يأكلون عنده مرة واحدة أسبوعياً .. زبائن ثقيلة |
Maliyetlerini Müşterilerine yansıtmadığı için borcunu ödeyemedi. | Open Subtitles | ولم يكن لديك ذلك لانه لن رفع أسعار له على زبائنه. |
Ahlak masası ile çalışırken Poker kulüpleri polisleri ayıklamak ve bağlılıklarını ödüllendirmek için sürekli Müşterilerine kişisel çipler verirdi. | Open Subtitles | عندما عملت في شرطة الاداب,نوادي القمار تعطي فيشات شخصية للزبائن الدائمين لتكافئ المخلصين و تتخلص من الشرطة |
Müşterilerine kızlarının neye benzediklerini neler yapabildiklerini mi gösteriyorsun? | Open Subtitles | تعطي زبائنك فكرة عن فتياتك ما الذي يستطيعون فعله |
Ya da sadece Müşterilerine iyi davranabilirsin. | Open Subtitles | أو يمكن أن تكون لطيفا مع زبائنك فحسب |
Müşterilerine hiç aldırmıyorsun. | Open Subtitles | لا قلق على زبائنك. سأخذ مخالفة. |
Bunu hayatın pahasına da olsa Müşterilerine yapamazdın. | Open Subtitles | أنت لا تستطيع أن تعمل هذا لزبائنك إذا إعتمدت حياتك عليهم |
Bunu hayatın pahasına da olsa Müşterilerine yapamazdın. | Open Subtitles | أنت لا تستطيع أن تعمل هذا لزبائنك إذا إعتمدت حياتك عليهم |
Bunu en iyi Müşterilerine içir, ...bir kaç shottan sonra adı etrafa yayılmaya başlar ve sen de tavşanlar gibi sikişirsin. | Open Subtitles | قدمه لزبائنك المفضلين في البداية و سمعته ستنتشر |
Müşterilerine yapacakları bağışlardan daha fazlasını verdik sanırım. | Open Subtitles | أعتقد أننا منحنا عملائك أكثر مما يستطيعون منحه لنا |
Müşterilerine karşı her zaman böyle iğneleyici misindir? | Open Subtitles | هل أنت دائماً تكون ساخراً مع عملائك ؟ |
McLennen-forster, savaş silahı üretmesinin yanı sıra, Müşterilerine bu silahları kullanma hakkında eğitim veriyormuş. | Open Subtitles | هذه الشركة بلإضافة لكونها شركة تصميم أسلحة إلا أنها تدرب عملائها على استخدام هذه الأسلحة |
Sana bir soru. Hangi firma Müşterilerine pislik gibi davranıp, başarıIı olabilir? | Open Subtitles | دعني أسألك هذا، أيّ شركة تعامل عملائها بذلك الهراء وتنجح؟ |
Bilgisayar algoritmalarıyla piyasanın önüne geçip kendi Müşterilerine kazık atarak,.. ...kâr marjını artırmak. | Open Subtitles | يعني أنّه يستعمل خوارزميات حاسوب لإستباق السوق وخداع زبائن الشركة حتى تزيد من الأرباح. |
Sanırım Müşterilerine saygı göstermiyor. | Open Subtitles | أعتفقد انه لا يحترم زبائنه فقط |
- Her şey ortaya çıktığında banka Müşterilerine karşı yükümlülükleriyle karşı karşıya kalacak. | Open Subtitles | عندما يكشف كل شيء سيفي البنك بإلتزاماته للزبائن. |
Neden diğer Müşterilerine yaptığın gibi biraz bize de nezaket göstermiyorsun? | Open Subtitles | لما لا تعطيننا القليل من وقتك انتي تفعلين ذلك لكل عملائكِ |
Ve iş adamları Müşterilerine iyi davranmalıdır. | Open Subtitles | والشركات لابد أن تُحسن التعامل مع زبائنها |
Nasıl bir pislik herif Müşterilerine patlamış mısır ve kavurma yedirip... dişlerinin arasında kalan parçaları çıkarmaları için bir çözüm sunmaz. | Open Subtitles | أي نوع من الحقيرين يقدم الذرة و اللحم و لا يقدم لزبائنه وسيلة لإزالتها من أسنانهم |
Daha sonra bir kurye, satıcıların ürünü alıp sonra da Müşterilerine sattıkları, 5 dağıtım noktasına değiştirilmiş uyuşturucuyu götürmüş. | Open Subtitles | و من ثم قام ساعٍ بنقل مخزون المخدرات إلى خمس نقاط للإستلام,حيث أخذ المروجون المنتج و قاموا ببيعه الى زبائنهم |