"müptelası" - Translation from Turkish to Arabic

    • مدمن
        
    • مدمنة
        
    • مُدمن
        
    • المدمن
        
    • أدمنتُ
        
    • مدمنين
        
    Evet, ama diğer taraf köprüden atlamak üzere olan bir uyuşturucu müptelası gibi. Open Subtitles أجل , و الجانب الأخر مثل مدمن المخدرات مستعد ليسقط شخص من الجسر
    Senin uyuşturucu müptelası olduğunu yazmaya niyetliydim. Open Subtitles أنا أغريتُ لكِتابَة العقد بانك كُنْتَ مدمن مخدّرات
    Ama bir kızım olsaydı, uyuşturucu müptelası olarak doğmasına izin vermezdim. Open Subtitles لكن لو كان لدي بنت .. فلن أدعها تكون أبنة مدمنة مخدّرات
    Karımın bir uyuşturucu müptelası olduğunu bilmeyecek kadar aptal bir insan mıyım? Open Subtitles -هذا لا يهم -أى احمق سأكون إن لم أعرف بأن زوجتى مدمنة
    Atları değerlendiren poker müptelası. Open Subtitles مراقب سباق محترف و مُدمن على طاولات القمار.
    "Uyuşturucu müptelası serserinin teki bebeği çok ağlıyor diye, Open Subtitles حيث وجدت ذلك الوغد المدمن قام بقلي طفله في المايكرويف
    Savaş sırasında, Asya'dayken, afyon müptelası olmuştum. Open Subtitles خلال الحرب، عندما كنتُ في الشرق الأوسط أدمنتُ الأفيون
    Eğer Altın Diş müşterilerini uyuşturucu müptelası yapacaksa neden bir de diğer açıdan da düşünüp bırakmaları için program satmasınlardı? Open Subtitles بأن "الناب الذهبية" لو تمكنت من جعل زبائنها مدمنين فلم لا تنقلب وتبيع لها برنامج التخلص من الإدمان
    Beni çeşitli şeylerle şaşırtıyor. "Jules Mimi" müptelası oldum. Open Subtitles ويدهشني مع الأشياء التي قد ترغب في مشاهدتها، وهو كيف حصلت على مدمن مخدرات على جول وميمي.
    Çünkü bence o bir uyuşturucu müptelası. Open Subtitles لاني اعرف انه مدمن للمخدرات لا يوجد شيء في تاريخ التعاطي الخاص به
    En azından eşimi ve çocuğumu terk etmedim... ve uyuşturucu müptelası olmadım. Open Subtitles على الاقل لم أهجر زوجتى و اولادى واصبح أكبر مدمن بالعالم
    En başta uyuşturucu müptelası sandık, ...yeni bir ilaç deneyen birisi. Open Subtitles في الأول ظننا أنه مدمن و جاءته نزلة من بعض المخدرات الجديدة
    Tıp okudum ben. Uyuşturucu müptelası değilim. Open Subtitles ولجت مدرسة الطب لست مدمن مخدرات
    Evet, Marilyn göz kamaştırıcı ve kalbi kırıktı ama aynı zamanda intihar eğilimli, bir uyuşturucu müptelası milletin doyamadığı bir seks ikonuydu. Open Subtitles نعم مارلين كانت فائقة الجمال و مجروحة ولكنها كانت مدمنة مخدرات ايضاً رمزا للجنس ذات ميول انتحارية
    Beyni sikilmiş meth müptelası bir anne tarafından yetiştirilmiş bir oğlansın. Open Subtitles أنت فتى تمّ تربيته بامرأة مدمنة على الميث
    Mutsuz, uyuşturucu müptelası bir faciaydı. Open Subtitles بل تعيسة وكارثة مدمنة للمخدرات
    - İlk cesedimden sonra müptelası olmuştum. - Oh, evet. Open Subtitles أصبحت مدمنة بعد أول قتل أوه , نعم
    En azından tüm gün keçilerle takılan bir uyuşturucu müptelası değil. Open Subtitles على الأقل أنه ليس مُدمن مخدرات مثل الذين يقومون به الـ " الهانجس " طوال اليوم.
    Mücevher hırsızı. Uyuşturucu müptelası. Open Subtitles لص جواهر، مُدمن مخدرات
    "Uyuşturucu müptelası serserinin teki bebeği çok ağlıyor diye... Open Subtitles حيث وجدت ذلك الوغد المدمن قام بقلي طفله في المايكرويف
    Moralleri kokain müptelası babalarının geri gelip onları yine pataklayacağını düşündüklerinden bozuk olmasın? Open Subtitles ربما لأنهما يعتقدان أنّ أبوهما المدمن سيعود ويبرحهما ضرباً مجدّداً أتعرف ما يجديني نفعاً؟
    Ne olduğunun farkına varmadan müptelası oldum. Open Subtitles لقد أدمنتُ عليها قبل أن أعرف ما كان يحدث.
    Yani uyuşturucu müptelası gibi gizli saklı yapalım. Open Subtitles أنت تعني أن أخبئها مثل مدمنين المخدرات

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more