Bill Hewitt, Maliye Bakanlığı müsteşarı, bu belirsizlik dolu zamanlarda siz izleyicilerimize ne tavsiye edersiniz? | Open Subtitles | بيل هيويت ,وكيل الوزارة المالية مالنصيحة التي تعطيها للمشاهدين في هذا الوقت العصيب؟ |
Seni değil müsteşarı kontrol altında tutmalıyım. | Open Subtitles | أنا بحاجة إلى السيطرة على وكيل الوزارة. ليس انت. |
Dışişleri Bakanlığı ikin gün içinde sessizce müsteşarı Leon ile tanışması için gönderiyor. | Open Subtitles | وزارة الخارجية ترسل سرًا وكيل الوزارة كي يقابل "ليون" خلال يومان |
Bunu da hallettiğimize göre, ticaret bakanlığının yeni müsteşarı ile dans edeceğim. | Open Subtitles | حسناً,بما أن هذا تم تسويته سأذهب لك أرقص. مع وكيلة وزارة التجارة التالية. |
Ben Bakanlık müsteşarı Dolores Jane Umbridge'im. | Open Subtitles | أنا وكيلة الوزارة دولوريس جين أمبريدج |
Ticaret Bakanlığı müsteşarı mı, ne haltsa. | Open Subtitles | وكيلة وزارة التجارة أو أيا كان؟ |
"Brat ve Punk bölümünden Uluslar Arası Protokol müsteşarı." | Open Subtitles | وكيل وزارة النظام الدولي قسم الأطفال والمومسات |
Cabe, tanıştırayım Renê Munoz Dışişleri Bakanlığı müsteşarı. | Open Subtitles | (كايب)، هذه (ريناي مونيوز)، وكيلة وزارة الخارجيّة. |
Şey, o Savunma İstihbarat müsteşarı, Bay Başkan. | Open Subtitles | إنه وكيل وزارة الدفاع للإستخبارات سيادة الرئيس |
Sana babamın Kuvvet Komutanlığı müsteşarı olduğu söylesem? | Open Subtitles | ماذا إن أخبرتكِ أنّ والدي وكيل وزارة الخارجية ؟ |