"müzik dinlemek" - Translation from Turkish to Arabic

    • سماع الموسيقى
        
    • الاستماع للموسيقى
        
    • سماع موسيقى
        
    • إلى موسيقاه
        
    • الاستماع الى موسيقى
        
    1943'te Müzik dinlemek haber dinlemekten iyiydi. Open Subtitles بحلول عام 1943 كان الجمهور يفضل سماع الموسيقى عن سماع نشرة الأخبار
    Ne zaman bir sorun çözüme kavuşsa Müzik dinlemek isterim. Open Subtitles احلال المشكلة دائماً يجعلني أرغب في سماع الموسيقى
    Ne zaman bir sorun çözüme kavussa Müzik dinlemek isterim. Open Subtitles احلال المشكلة دائماً يجعلني أرغب في سماع الموسيقى
    Müzik dinlemek ve enstrüman çalmak arasındaki en bariz fark, ikincisinin beynin iki yarımküresi tarafından da kontrol edilen ince hareket becerilerine ihtiyaç duymasıdır. Aynı zamanda sol beyinin daha ilişkili olduğu TED الاختلاف الأبرز بين الاستماع للموسيقى وعزفها هو أن العزف يتطلب مهارات حركية دقيقة تتم إدارتها في كلا النصفين
    Tek yaptığı şey, okumak, Müzik dinlemek ya da şarkı söylemek. Bundan bıktım artık. Open Subtitles كلّ ما يفعله إمّا القراءة أو الاستماع للموسيقى أو الغناء، لقد سئمتَ هذا.
    Sen kötü kitap okumak veya kötü Müzik dinlemek zorunda değilsin. Open Subtitles ‫أنت لست مجبر على قراءة كتاب سيئ ‫أو سماع موسيقى سيئة.
    Kim kendi Müzik dinlemek için bir partiye gidiyor? Open Subtitles من يذهب إلى حفلة ليستمع إلى موسيقاه الخاصة؟
    Oturup eski tv dergilerini okumak, kötü Müzik dinlemek. Open Subtitles سيكون هناك الكثير من الجلوس ,قراءة الروايات السيئه ,الاستماع الى موسيقى ملله
    Müzik dinlemek istemiştin, işte sana müzik. Open Subtitles أتريدين سماع الموسيقى هذه هي الموسيقى
    Biraz Müzik dinlemek ister misin? Open Subtitles هل تريد الاستماع للموسيقى في طريق عودتنا؟
    Müzik dinlemek ister misin? Open Subtitles تريد الاستماع للموسيقى ؟
    Vince uçaktayken Müzik dinlemek istiyor... senin dırdırını değil. Open Subtitles يريد (فينس) الاستماع للموسيقى خلال الرحلة، لا هرطقاتك.
    (Gülüşmeler) Neyse benim için önemli olan, insanlar için Müzik dinlemek, öncesine gere daha da kolay artık. TED (ضحك) الشيء الذي فهمته هو... أنه أصبح من السهل على الناس الاستماع للموسيقى أفضل مما سبق.
    Itokawa, biraz Müzik dinlemek ister misin? Open Subtitles إتوكاوا)، أتريد سماع موسيقى جميلة؟
    I kim kendi Müzik dinlemek için bir parti gelir, dedi? Open Subtitles لقد قلت، من يذهب إلى حفلة ليستمع إلى موسيقاه الخاصة؟

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more