Ama bu işteki ana sıkıntı, bütün bu mıknatısların 10,000 dolardan fazlaya mal olmasıydı. | TED | ولكن المشكلة في ذلك أن مجموعات المغناطيس تكلف أكثر من 10 ألاف دولار. |
Bu mıknatısların gücü, burada yapabileceklerimizi gücü bu teknoloji sayesinde "bireysel bir nötronu" görmemize dayalı. | TED | إن قوة هذا المغناطيس و قوة مايمكننا فعله هنا هو أن باستطاعتنا رؤية النيوترون بمفرده باستخدام هذه التقنية |
Bu nedenle onun mıknatısların yakınından geçemediği söylenirdi. | Open Subtitles | وتم إخبارها أنه لا يمكنها السير بجانب المغناطيس |
Peki bu mıknatısların gücünü defalarca arttırsak ne olur? | Open Subtitles | ماذا سيحدث لو ضاعفنا قوة المغناطيس للعديد من المرات؟ |
mıknatısların, içindekileri silmek için sürücüye ne kadar yakın olması gerektiğini bilemeyiz. | Open Subtitles | على أي قرب يجب أن يوجد المغناطيس ليقوم بمسح القرص ؟ |
Motifler demir tozlarının alelade gariplikleri değildi demir tozlarının yokluğunda bile mıknatısların ya da elektrik kablolarının etrafında varoluyorlardı. | Open Subtitles | وهو أن الأشكال لم تكن ببساطة مجرد التواء في بُرادة الحديد؛ بل أنها تتواجد في الفراغ المتواجد حول المغناطيس أو التيار الكهربائي، |