"mısır gevreği" - Translation from Turkish to Arabic

    • الحبوب
        
    • حبوب
        
    • رقائق الذرة
        
    • حبوباً
        
    • لرقائق الذرة
        
    • الكورن فليكس
        
    • الحبوبِ
        
    • كورن فليكس
        
    Üzgünüm, babalık. Önemsiz insanları mısır gevreği kutularının üstüne basmıyorlar. Open Subtitles آسف يا أبي، لا يضعون صور المغمورين على علب الحبوب.
    Bana kalsa, her gün mısır gevreği yiyip çırılçıplak dolaşırlardı. Open Subtitles لو أنه عائد إلي سيأكلون الحبوب كل يوم ويلبسون صناديق
    mısır gevreği sizin için daha iyi, donut'un tadı çok daha iyi, ama işin sonunda hiçbiri diğerinden daha iyi değil, zor bir seçim. TED إن الحبوب أفضل بالنسبة لك، الكعك المحلى طعمه أفضل بكثير، وعمومًا فإن كليهما ليس بأفضل من الآخر، خيار صعب.
    Okula gitmek için hazırlanıyorum ve bu sabah mısır gevreği yedim. Open Subtitles صباح الخير،أنا أستعد للذهاب للمدرسة هذا الصباح وأكلت للتو حبوب الإفطار
    Bu kostümü mısır gevreği kutuları ve yoga matlarıyla yaptık. Open Subtitles هذا الرداء مصنوع من علب حبوب الإفطار ومن حصائر اليوقا.
    Beslenme düzeni çocukluğundan beri aynı en sevdiği şey mısır gevreği. Open Subtitles لم يتغير نظامه الغذائي منذ طفولته طعامه المفضل هو رقائق الذرة
    Peynirli omlet, yanında da bolca mısır gevreği olsun. Open Subtitles بيض مقلي مع الجبنة المبشورة, والكثير من رقائق الذرة.
    Adamın devasa totemi mısır gevreği kutusundan çıkmışa benziyor. Open Subtitles التمثال الهائل يبدو كأنه خرج من علبة الحبوب
    İstersen 118'i arayıp mısır gevreği elemanlarının numarasını elde etmek için uğraşırsın. Open Subtitles يُمْكِنُ أَنْ تَقْضي الكثير مِنْ الوقتِ بالإتصال على 411 للحُصُول على رقم صانعي الحبوب
    İhtiyarlamış mısır gevreği şirketi çuvallamış. Open Subtitles لَيسَ هذا الصندوقِ. أنت محق الحبوب السيئة القديمة الكبيرة شركة مُلَخبَطة.
    mısır gevreği yerdim, okula giderdim, çizgi film seyrederdim. Open Subtitles أكلت الحبوب. ذهبت إلى المدرسة. شاهدت الرسوم
    Gidip bize biraz mısır gevreği almak istiyorsun, sonra da çıkışta buluşalım. Peki, mısır gevreği... Open Subtitles ألا تريد أن تجلب لنا بعض الحبوب وسألتقي بك عند الخروج؟
    mısır gevreği alır mısın? Open Subtitles ماذا لو أحضرت لنا بعض الحبوب وقابلتني في طريق الخروج؟
    Sadece mısır gevreği yiyen insanları öldüren bir seri katil. Open Subtitles قاتل متسلسل لا يقتل سوى الأشخاص الذين يأكلون حبوب الإفطار
    Çok uzun zaman önce değildi, amcam 6 yaşındaki kuzenime mısır gevreği vermeye kalkmış. TED بالمناسبة ليس من مدة طويلة .. عرض عمي على ابنه البالغ من العمر 6 سنوات حبوب الافطار
    Hem,itiraf etmeliyim, kıçının çukurundan mısır gevreği yemeyi özleyeceğim. Open Subtitles على الرغم منذ ذلك يجب علي الاعتراف أنني سأشتاق لتناول حبوب الإفطار من الدمامل على مؤخرتك
    Onu kanlar içinde, kahvaltı masasında oturmuş, mısır gevreği yerken buldular. Open Subtitles وجدوه ملطخا تماما بالدم, جالسا عند طاولة الأكل, فقط جالسا يأكل حبوب الإفطار
    Buzdolabında meyve suyu, yumurta ve süt var. mısır gevreği dolapta. Open Subtitles هناك عصير، وبيض في الثلاجة و رقائق الذرة في الدولاب
    mısır gevreği yerken görmüştüm, kaşıklıyordu. Open Subtitles لقد سبق وأن رأيتها تأكل رقائق الذرة لكنها تقوم بغرفها
    Gerçek bir sütle bir tabak dolusu mısır gevreği ve dilimlenmiş muz. Open Subtitles وعاء من رقائق الذرة مع الحليب الحقيقي وشرائح الموز.
    Etrafta gezinip şehirdeki her çocuk için... mısır gevreği hazırladığımı mı sanıyorsun? Open Subtitles أتعتقد أنني أدور وأضع حبوباً لكل طفل في البلدة؟
    Bir kase mısır gevreği ve süt için çok mu fiyakalısınız bakalım? Open Subtitles ليس لديكم طبق فاخر لرقائق الذرة والحليب؟
    Eve gelirken mısır gevreği alır mısın diye aramıştım. Open Subtitles فقط إتصلت عليك لتشتري بعض الكورن فليكس في طريقك للمنزل
    Roy, bu sabah senin için bir kase mısır gevreği hazırlamıştı. Open Subtitles روي صنع لك صحنا من الحبوبِ هذا الصباحِ.
    Bir kase şekersiz mısır gevreği yemek bir kase mısır gevreksiz şeker yemek gibi. Open Subtitles يمكنك أكل وعاء من الكورن فليكس بدون سكر مضاف أو يمكنك أكل وعاء من السكر بدون كورن فليكس

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more