| Beni senden daha çok seviyor mu sanıyorsun, seni Mızmız ibne! | Open Subtitles | اتعتقد بانه يحبني أكثر منك ايها الشاذ المتذمر |
| Müşterilerinin arkasına saklanan o Mızmız adiyi gerçekten koruyacak mısın? | Open Subtitles | هل ستقوم بحماية ذلك المتذمر الذي يختبئ خلف زبائنه؟ |
| Baba, onun adı Mızmız. | Open Subtitles | أبي، إسمها (كيكي بيكي) |
| Başımız büyük belada Mızmız. | Open Subtitles | لدينا مشاكل كثيرة (كيكي بيكي) |
| Ve sen de ayrıcalıklı, Mızmız, kendini beğenmişten başka bir şey değilsiniz. | Open Subtitles | و انتي الا متميزة , متذمرة مقدسة من المنافق |
| - Mızmız, Mızmız, Mızmız. - Hadi "Sunum F"ye geçelim." | Open Subtitles | صعب الإرضاء, صعب الإرضاء, صعب الإرضاء دعونا نتخذ طريقا مباشرا في التحقيق |
| - Giderken Mızmız'ı da götürebilir miyim? | Open Subtitles | -هل يمكنني أن آخذ (باز) معي عندما نذهب؟ -بالتأكيد يمكنكَ هذا |
| - Pekala. Mızmız, güvensiz, kıskanç gibi beni kıçımdan vuran bebeksin. | Open Subtitles | انت شخص متذمر , غير واثق بنفسك تغار مثل الطفل الصغير |
| Düşündüğümden daha Mızmız. İyileşiyor işte git gide. | Open Subtitles | كثير النحيب أكثر مما تخيلت، لا، إنه يتحسن |
| Sadece biraz Mızmız gibi geldin. | Open Subtitles | لست إلا متذمراً مبهماً بالنسبة لي. |
| Siz şu ana kadar başıma gelen en nankör, uzlaşmaz, bencil, Mızmız ve huysuz talihsizliksiniz. | Open Subtitles | أنت حتى الآن، أكثر شخصٍ جاحد وكريه، وأناني، ومتذمر سبق وأن تعاملت معه لسوء الحظ |
| Yün saçlı Mızmız, evcilleşiyor. | Open Subtitles | انها تصبح محبة للمنزل بجانب صاحب الشعر الصوف المتذمر |
| Gidip kıçını çilekli krepe silsene küçük Mızmız. | Open Subtitles | لماذا لا تنظف مؤخرتك بقطعة فراولة ايها المتذمر ؟ |
| Mızmız, korka bit köle başka bir şeydir. | Open Subtitles | الخادم المتذمر المتشنج هو شىء آخر |
| -Baba, onun adı Mızmız. -Selam. | Open Subtitles | أبي، اسمه (كيكي بيكي) |
| Mızmız öldü. | Open Subtitles | (كيكي بيكي) مات |
| Mızmız... | Open Subtitles | - قط جيد # (كيكي بيكي) |
| Beni bencil, Mızmız, küçük bir kaltağa kim dönüştürmüş. | Open Subtitles | من الذي حولني إلى عاهرة أنانية و متذمرة |
| Ayrıca aksi, Mızmız ve şımarık olduğunu düşünüyor aynen benim olduğum gibi ve bu kariyerini öldürür aynen benimkini öldürdüğü gibi. | Open Subtitles | -هو قال ذلك؟ - ويعتقد أيضاً .. أنكِ فتاة وقحة ، متذمرة ، ومدللة ، مثلي |
| Kraker ye o zaman Mızmız karı. | Open Subtitles | تناولي رقائق البسكويت, أيتها العاهرة صعبة الإرضاء. |
| Ne oldu Mızmız? | Open Subtitles | ما الأمر، (باز)؟ |
| Bir tako, Mızmız bir simit ve kimin tam olarak ne olduğunu bilmediği yumuşak, sarkık bir şey. | Open Subtitles | فطيرة تاكو، دونات متذمر! وثمة شيء احمق مترهل لا يدري احد بالضبط مايكون |
| Sence? İçimdeki Mızmız it. | Open Subtitles | الوغد كثير النحيب الذي بداخلي. |
| - Dinle Homer Mızmız komşu olmaktan nefret ederim Maude'un kankaları burada ve kokudan birazcık rahatsız oldular. | Open Subtitles | -انصت يا (هومر ) أكره أن أكون متذمراً وما إلى ذلك... ولكن جيرانك هنا متأذون بسبب الرائحة |
| Şimdi hem salak hem de Mızmız oldu. | Open Subtitles | -والآن هو أحمق ومتذمر |