"mızmızlanmayı" - Translation from Turkish to Arabic

    • النحيب
        
    • التذمر
        
    • الأنين
        
    • الشكوى
        
    • التذمّر
        
    Mızmızlanmayı kes, bu pembe kabusu giymesi gereken benim. Open Subtitles توقفي عن النحيب ، أنا من سيتحتم عليها إرتداء هذا الكابوس الزهري
    Ama bunu artık eşek gibi kabul etmek ve Mızmızlanmayı bırakıp yaşamaya başlamak zorundasın. Open Subtitles لكننا نصل إلى النقطة التي يكون عليكِ فيها أن تتحملي وتتوقفي عن النحيب وتبدأي العيش.
    O zaman tekrar değişip Mızmızlanmayı bırak. Open Subtitles إذًا فعد لطبيعتك فحسب، وتوقّف عن التذمر حيال ذلك.
    Mızmızlanmayı bırakın da doğrayın. Open Subtitles توقّفن عن التذمر أيتّها الفتيات.
    Anladım, yani Mızmızlanmayı kes ve git eşyalarını boşalt. Open Subtitles لقد فهمت لذا توقف عن الأنين وَ أفرغ حقائبك
    O yüzden size tavsiyem, Mızmızlanmayı bırakın da bir an önce işe koyulalım. Open Subtitles ‫لذلك أود أن تكف عن ‫الشكوى والشروع في العمل
    Mahkûmlar elbette Mızmızlanmayı severler, ama kendini kapana kısılmış hissedenler yalnızca biz değilizdir. Open Subtitles يحب السجناء التذمّر طبعاً لكننا لسنا الوحيدين الذين نشعر بأننا محتجزون
    Küçük bir kız gibi Mızmızlanmayı bırakıp erkek gibi davranmak gerek! Open Subtitles حان الوقت كي أتوقف عن النحيب كالفتيات الصغار و أن أتصرف كالرجال
    Bence ikiniz okul balosuna davet edilmeyen küçük kızlar gibi Mızmızlanmayı bırakıp o çok sevdiğiniz arkadaşlarınız işleri yoluna koyduğu için onların adına mutlu olmalısınız. Open Subtitles أعتقد أن عليكم التوقف عن النحيب مثل فتيات مدرسة لم يدعونهم إلى الرقص وأسعدوا أن أصدقاؤكم أصدقاؤكم الأعزاء
    Kes Mızmızlanmayı. Hep aynı hikaye! Open Subtitles أوقفي النحيب , دائماً القصة نفسها
    Mızmızlanmayı kes. Open Subtitles توقّف عن النحيب.
    Mızmızlanmayı bırak. Open Subtitles توقّف عن النحيب
    Mızmızlanmayı kes Sally. Seni cezalandırmayı düşünmüyorum. Open Subtitles توقفِ عن النحيب يا (سالي)، فلن أؤذيكِ
    Frank, yaşlı karılar gibi Mızmızlanmayı kessen olmaz mı? Open Subtitles ‫فرانك ‫توقف عن التذمر كسيدة مسنة
    Hadi ama, Mızmızlanmayı kes. Open Subtitles هيا , توقفي عن التذمر
    Mızmızlanmayı kes, Jessica. Kimse sana acımıyor. Open Subtitles توقفي عن التذمر ، لا أحد يشعر بـ الاسف تجاه (جيسيكا)
    bırak Mızmızlanmayı, Axl. Buna ailenin parçası olmak denir, ve bunu bir aile olarak göğüsleyeceğiz. Brick ne cehenneme kayboldu? Open Subtitles كف عن التذمر ,هذا ماندعوه أن تكون جزءاً من العائلة لذا سنواجه الأمر كعائلة. أين ذهب (بريك) بحق الجحيم؟
    Kaptan gezegen bırak Mızmızlanmayı. Open Subtitles توقف عن التذمر بشأن البئية يا (كابتن بلانيت).
    Mızmızlanmayı keseceksin şu kapıdan dışarı çıkıp bu yoldan karşıya geçeceksin. Open Subtitles ...ستتوقف عن الأنين ستذهب خارج هذا الباب وستقوم بعبور ذلك الشارع اللعين
    Hayatında bir kez olsun evlat, yüzüne çarpılan gerçekleri gör ve Mızmızlanmayı kes! Open Subtitles للمرّة الأولى في حياتك يا بُنيّ، واجه الحقائق التي تُحدّق في وجهك وتوقف عن الأنين!
    Mızmızlanmayı keser misin? Open Subtitles أوه ، هل بإمكانك التوقف عن الأنين ؟
    Mızmızlanmayı bırak, seni korkak. Open Subtitles توقف عن الشكوى ايها الوغد
    Sadece Mızmızlanmayı bırakıp elimden geldiğince bir şeyler yapmak istiyorum. Open Subtitles لقد قررت فحسب أن أتوقف عن التذمّر ومعالجة الأمور بيدي وفعل شيء ما

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more