Ve içinde bulunduğunuz boş Mağaradan çıkacak bir aktör olarak yeniden doğacaksınız. | Open Subtitles | وعندّها ستخرج من الكهف الذي أنت بداخله .. وستلد من جديدٍ كتابع |
Ertesi sabah, Mağaradan yukarıya doğru tırmandık ve buzulun tepesine olan tüm yolu yürüdük, sonunda bu çukurdan çıktık ve bu bir ilkti. | TED | في الصباح الموالي، تسلّقنا إلى خارج الكهف و تسلّقنا طيلة الطريق نحو الأعلى حتّى حفرنا هذه الفجوة للمرة الأولى. |
Mağaradan çıkmayı dilememiştim ben aslında. | Open Subtitles | أه.. لا.. أنا لم أطلب أبدا الخروج من الكهف |
Ve babanı, dağ yamacına saçılmış haldeki büyülü yakutları derin ve karanlık Mağaradan çalarken yakaladı. | Open Subtitles | وقبض على والدك يسرق له كنزه من كهف عميق مظلم في الأعماق حيث كانت جواهر الزمرد تتدلى من أعلى الجبل |
Evet, Bayan Quested sizi Bayan Moore'nin sandalyesine yığılmış halde bulduğunuz o ilk Mağaradan çıktığınız ana geri götürmek istiyorum. | Open Subtitles | الآن، يا آنسة كويستد أريد أن آخذك رجوعاً إلى اللحظة التي غادرت فيها الكهفِ الأول |
Mogollon Rim'in güneyinde bulunan bir Mağaradan gelmiş olmalı... | Open Subtitles | اقول انه من احد الكهوف في القسم الجنوبي من موغولون رايم |
Her gün bu korkunç Mağaradan kaçmanın yollarını bulmaya çalışıyordu. | Open Subtitles | وكل يوم من الأيام فى ذلك الكهف المرعب الفتاه حاولت إكتشاف طريقه للهروب |
Sevmekten kastın gün boyu ruhunu sömüren bu Mağaradan nefret ederek oturmak, hafta sonu gelsin diye her dakikayı saymak ve sonra Pazartesiye kadar geçen her dakikayı korkuyla beklemekse, öyleyse evet, burada çalışmayı seviyorum. | Open Subtitles | اى حب , انا اكرة الجلوس فى هذا الكهف المقزز تعد كل دقيقة حتى نهاية الاسبوع ثم الخوف كل دقيقة حتى يوم الاثنين |
Mağaradan çıkıp kaçtı. | Open Subtitles | لذا فقد خرج مسرعا ومهرولا بعيدا عن الكهف |
Mağaradan kaçtığında dönüp arkasına baktı. | Open Subtitles | وعندما خرج بعيدا عن الكهف التفت الى الخلف |
Bu o Mağaradan getirdiğiniz toprak örneğinden geldi. | Open Subtitles | هذه من عينة التربة ,التي جلبتها من الكهف |
O Mağaradan canlı beş kişi çıkmıştık ama Marika'yı Wraithlere karşı ilk saldırımızda kaybettik ve sonra Hemi'yi bu sene. | Open Subtitles | كان هناك خمسة منا خرجوا من ذلك الكهف أحياء لكننا فقدنا ميركا في الهجوم الأول ضد الريث وبعد ذلك هيمي في السنة الأخيرة |
Hemen, ya da seni şu gölcüğün içine fırlatırım ve arkadaşların o Mağaradan asla dışarı çıkamazlar. | Open Subtitles | الآن , و إلا سأرميك في البحيرة و أصدقاءكِ لن يخرجوا أبداً من الكهف |
Geminize giden tek yol Mağaradan geçiyor. | Open Subtitles | من هذا الكهف هذا هو الطريق الوحيد للوصول الى المركبة |
Hemen arkamda Mağaradan çıkan bir arama kurtarma ekibini görebiliyorum. | Open Subtitles | ورائي مباشرة أشاهد إحدى فرق الإنقاذ تخرج من الكهف. |
Burası jeolojik bir Mağaradan çok bir sanat müzesini andırıyor. | Open Subtitles | كأني متواجد في معرض فني عوضاً عن كهف جيولوجي |
Çin taşrasında okula gitmek için her sabah uzun bir yürüyüş yaparak, yol üzerindeki bir veya iki Mağaradan geçmek gerekebilir. | Open Subtitles | في القرى الصينية الذهاب إلى المدرسة هو عمل شاق يتطلب المرور خلال كهف أو كهفان |
Silahlarınızı atın, ellerinizi havaya kaldırın ve Mağaradan dışarı çıkın. | Open Subtitles | إطرحْ أسلحتَكَ، ارَفعَ أيديكَ واخْرجُ مِنْ هذا الكهفِ. |
Bedenini arayamazsın. Yılanlar, birisi efendilerine dokunursa ya da Mağaradan çıkmaya çalışırsa saldırmak üzere eğitilmiş. | Open Subtitles | لن تتمكّن من تفتيشه، ولقد دُرّبت الأفاعي لتهاجم أيّما يحاول لمسه مُغادرة الكهفِ. |
Bir şey yapmalıyız yoksa hiç birimiz Mağaradan canlı çıkamayacağız. | Open Subtitles | أو لا أحد منا هو سيخرج من تلك الكهوف على قيد الحياة |
PBS'te yayınlanan NOVA'ydı ve Meksika'daki bir Mağaradan bahsediyordu. | TED | قد كان برنامجًا-- كان برنامج نوفا على بي بي إس-- عن الكهوف في نيو ميكسيكو. |