"manşetlerde" - Translation from Turkish to Arabic

    • العناوين الرئيسية
        
    • أخباركم تصدرت الصحف
        
    • أكمامي
        
    • يتصدر
        
    • من العناوين
        
    • عناوين الصحف
        
    • في العناوين
        
    • العنوان الإعلامي الذي
        
    • تتصدر
        
    Hastalığıyla manşetlerde yer alan bir koca. Herkes benimle konuşmak isteyecek. Open Subtitles زوج ذو مرض في العناوين الرئيسية سيرغب الجميع في التحدث إلي
    Çocuklar, manşetlerde olmanıza sevindim. Open Subtitles حسناً يا أولاد. أنا سعيدة أن أخباركم تصدرت الصحف
    manşetlerde hiç bir şey yok. İşte yapıyoruz. Open Subtitles لاشيء في أكمامي.
    Express'teki kaynağım az önce doğruladı. Yarın manşetlerde Soren olmayacak. Open Subtitles وتقول صحيفة الاكسبرس ان سورن لن يتصدر صفحتهم غدا
    Christian zorlu bir boşanmada... ve skandal manşetlerde piyon oldu. Open Subtitles وهناك التاريخ يشهد ان كريستيان استخدم بمثابة رهان في طلاق مريرة وسلسلة من العناوين العامة الفاضحة
    Soruma cevap verirsen, yarın manşetlerde ölü olarak ilân edileceksin. Open Subtitles اذا أجبت على اسئلتي ، غداً صباحاً ستقول عناوين الصحف الرئيسية بأنك ميت
    Ve, fabrika alev aldığında, manşetlerde şöyle yazacak, Open Subtitles عندما يفلس المصنع، العنوان الإعلامي الذي نبحث عنه هو...
    Tekrar, manşetlerde, mağlubiyet durumunda felâket artmıştı. Open Subtitles مرة أخرى تتصدر عناوين الأخبار أنباء الهزائم الساحقه
    manşetlerde, radyolarda, gazetelerde, sanki bir dünya savaşı yaşanıyormuşcasına bu konudan başka bir şey görmezdik. TED العناوين الرئيسية والراديو والصحف، لن تسمع أو تقرأ عن أيّ شيء آخر، وكأن حرباً عالميةً تجري.
    Eğer gerçek olsaydı,manşetlerde yer alırdı. Open Subtitles لو كان ذلك قد حدث فعلا لاحتل الخبر العناوين الرئيسية
    Birileri benim adımı medyaya sızdırdı diye manşetlerde görünmekten ve hiç yanlız kalmadığım bir adamla birlikte adımın bir.. Open Subtitles أنا مناقشة العناوين الرئيسية, كل ذلك بسبب شخص ما, شخص واحد همس بمجرد اسمي همس أنني كان على علاقة مع رجل
    Çocuklar, manşetlerde olmanıza sevindim. Open Subtitles حسناً يا أولاد. أنا سعيدة أن أخباركم تصدرت الصحف
    manşetlerde hiç bir şey yok. Open Subtitles هذه هي. لاشيء في أكمامي.
    Birimiz suçu üzerine aldı, Wilson manşetlerde geri kalanlar da çekip gitti. Open Subtitles أحدنا يسقط، (نيسلن) يتصدر الصحف، باقي القضية يختفي
    Ya daha fazla manşetlerde kalmak istiyorsa? Open Subtitles ماذا اذا كان فقط يريد المزين من العناوين الرئيسية ؟
    SAKİN BİR HABER HAFTASI: MUPPETS manşetlerde Open Subtitles :أسبوع الأخبار الضئيلة تتصدر الدمى عناوين الصحف
    Yarın manşetlerde, annenin seni, onu öldürmeye sevk ettiğini yazacak. Open Subtitles وغدا في العناوين البارزه سيقولون امك الغاليه دفعتك لقتلها
    Ve, fabrika alev aldığında, manşetlerde şöyle yazacak, Open Subtitles عندما يفلس المصنع، العنوان الإعلامي الذي نبحث عنه هو...

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more