"mark'la" - Translation from Turkish to Arabic

    • مع مارك
        
    Sonra Mark'la konuşabileceğini söyledi. Open Subtitles نعم هي , قالت ستكون مسرورة للتحدث مع مارك بينما انت مسافر
    Bunların hiçbiri olmazdı eğer senin Mark'la seks yaptığını sanmasaydım? Open Subtitles كل هذا كلن لن يحدث إذا لم أفكر أنك تمارسين الجنس مع مارك ؟
    Diyelim ki Mark'la seks yaptım. Beni affedebilecek miydin? Open Subtitles دعنا نقول اننى نمت مع مارك هل كنت ستسامحنى ؟
    Lütfen Mark'la gidiyor olmamın sorun olmadığını söyle. Open Subtitles رجاءً أخبرني أنها ليست بسبب . أنى سأذهب مع مارك
    Acaba Mark'la işi birlikte mi yaptılar diyorsunuz. Open Subtitles وأنا من عائلة ليسـت بغنيـة أنا متأكدة أنني لم أرث هذا المال . لهذا أنتي متعجبة أني عملت هذا مع مارك
    Harika olur. Ben de sabah Mark'la golf oynamaya gidecektim. Open Subtitles هذا ممتاز، سألعب الغولف مع مارك في الصباح
    Bence sen Mark'la çıkmalısın. Open Subtitles أعتقد بأنه يجب عليك الخروج مع مارك في موعد
    Yani Mark'la olmayacak. Umarım sorun olmaz. Open Subtitles إذن لا أعتقد أنها ستنجح مع مارك آمل أن هذا جيد معاك
    - Wendy ve Mark'la gitseydik bayağı yiyecek bulurduk. Open Subtitles كان هناك طعام وفير في ذلك المطعم مع مارك وويندي
    Mark'la çalışan avukatlar. Open Subtitles .. أيها المحامون الذين يعملون مع "مارك".
    Ben şu anda birşeyler için hazır olduğumu düşünüyorum, ama Mark'la biraz erkendi. Open Subtitles أعتقد أني مستعدّة لشيءٍ ما الآن، لكن مع (مارك) كان الأمر مبكراً جداً
    Kocamı Mark'la aldattım ve hamile kaldım-- Open Subtitles أنا خنت زوجي مع مارك وهو جعلني حامل
    Mark'la yaptığım bu Bilgisayar Bilimleri bokunu sadece ailem için yapıyorum. Open Subtitles أنا أدرس علوم الحاسب مع (مارك) من أجل والديّ فحسب
    Mark'la silah yasağını kaldırması konusunda konuştun mu? Open Subtitles (روني) , هل تحدثت مع (مارك) عن حصولنا على ذخيرة حية؟
    Dün gece Mark'la konuştuktan sonra dışarıda bırakmış olabilirisin. Open Subtitles ربما تركت هناك لما كنت تتحدثين مع (مارك) الليلة الماضية
    Bu yüzden Mark'la çıkacağım. Open Subtitles لذا سأخرج مع مارك
    Kirkland yemekhanesinde Mark'la yemek yiyordum. Open Subtitles (كان أتناول العشاء في صالة الطعام في (كريكلاند (مع (مارك
    Canım, bu gece Sarah Teyze'nin evinde Mark'la kalmalıyım,.. Open Subtitles عزيزتي،عليّ أن أبقى مع (مارك) الليلة عند عمتك (سارة)
    Mark'la defalarca esrar içtik biz. Open Subtitles فقد دخنت مع مارك بشكل لا يحصى
    Mark'la kalırdım ama herif tam bir yavşak çıktı. Open Subtitles لكنتُ لأمكث مع (مارك)، ولكنهُ بتصرفُ بحماقةُ

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more