Siz beyler, masanın etrafında havaya girersiniz... ve sırada hangi kartı açacağımı beklersiniz. | Open Subtitles | كلكم يا رفاق منتشرين حول الطاولة حابسين نفسكم منتظرين رؤية الورقة التالية التي سأكشفها |
Tüm arkadaşları, hizmetçiler ve diğer herkes masanın etrafında toplanmak zorunda. | Open Subtitles | وكل رفاقها، خادماتها، الجميع، كان عليهم التجمع حول الطاولة. |
Eğer hareket kabiliyeti eklersen -- masanın etrafında dönme yeteneği -- sonuçlarda hafif bir artma görülüyor. | TED | اتضح انه عند اضافة الحركة -القدرة على التحرك حول الطاولة - تحصل على دفعة اكثر بقليل |
Işıklı masanın etrafında zafer turu atmak üzereydim. | Open Subtitles | كنتُ على وشك القيام بالقيام بلفّة فوز حول طاولة العرض. |
Gelin hadi, masanın etrafında toplaşın. | Open Subtitles | فأقبلوا إذاً ، أقبلوا وتحلّقوا حول المائدة |
Dozer-pad'e göre son 90 saniyedir 4 tane iş arkadaşın senin masanın etrafında. | Open Subtitles | وفقا لبك البلدوزر وسادة، أربعة من زملاء العمل الخاص بك تم جمعها حول مكتبك ل90 ثانية الأخيرة. |
Oh, yok, yok. Onlar burada olacaklar. masanın etrafında. | Open Subtitles | لا, لا, سيكونون هنا حول الطاولة |
Önce gelin bu masanın etrafında toplanın ve lütfen adınızı ve en çok can sıkıcı deneyiminizi paylaşın. | Open Subtitles | حيث أنتم شركاء في هذه الشركة دعنا نذهب حول طاولة أولا، و |
Kendinizi Brüksel'de bir masanın etrafında hayal edin. | TED | تخيلوا أنفسكم حول طاولة بروكسل |
Bir masanın etrafında oturuyorlardı. | Open Subtitles | كانوا يجلسون حول المائدة |
Evet, ve belki sonra sen beni masanın etrafında kovalarsın ve topuğum kırılır, ve sen beni yakalarsın. | Open Subtitles | ...أجل, ثم ربما تطاردنى حول مكتبك فينكسر كعب حذائى فتستطيع الامساك بى |