Bir adam vardı... maske takıyordu, ve ben-- çok korktum. | Open Subtitles | كان هناك رجل يرتدي قناعاً كنت خائفة للغاية |
Lütfen bırak onu. Katille aynı asansöre bindi ki ki oda maske takıyordu. | Open Subtitles | لقد شاركت مصعداً مع القاتل، والذي كان يرتدي قناعاً. |
Korkuluk maskesine benzer bir maske takıyordu. | Open Subtitles | كان يرتدي قناعاً. أشبه بأقنعة فزاعات الطيور |
Yüzünü gizliyordu. Hep bir maske takıyordu. | Open Subtitles | لقد كان متنكر دائماً ما يرتدي قناع |
Bekle biraz. Madem Rodrigo maske takıyordu, onun olduğuna nasıl emin olabiliyorsun? | Open Subtitles | ،إذا (رودريجو) يرتدي قناع كيف تكوني متأكّدة بأنّه هو؟ |
Adam beyaz bir maske takıyordu. | Open Subtitles | لقد كان الرجل يرتدي قناعاً أبيض اللون |
Bana saldırdığında maske takıyordu. | Open Subtitles | لقد كان يرتدي قناعاً عندما هاجمني |
maske takıyordu, ama sen onun cinsel organını gördün, değil mi? | Open Subtitles | لقد كان يرتدي قناعاً |
Bir maske takıyordu. | Open Subtitles | كان يرتدي قناعاً |
Ayrıca maske takıyordu! | Open Subtitles | -وكان يرتدي قناعاً أيضاً . |
maske takıyordu. | Open Subtitles | أنه كان يرتدي قناع. |
maske takıyordu, sadece gözleri görünüyordu. | Open Subtitles | وكان يرتدي قناع ... وكانت ... |