Sarı çizgiler sizin kaydettğiniz, Maviler ise fidye isteyen ses. | Open Subtitles | الخطوط الصفراء لرسالة الفدية الخطوط الزرقاء للمقابلة |
Maviler içinde hep güzel görünüyorsun. | Open Subtitles | أنتِ دائماً تبدين جميلة في الملابس الزرقاء |
Maviler, sarılar, uyarıcılar, sakinleştiriciler, aklına ne gelirse. | Open Subtitles | زرقاء و حمراء و صفراء مخدرة ومنشطة وغيرها |
Yeşiller, pembeler, Maviler, hatta griler bile parlıyor İtalya'da | Open Subtitles | أخضر ، بني ، وردي ، أزرق حتى الكحلي اللماع ، كل هذا في إيطاليا |
Eğer Maviler burayı dağıtacaksa en azından sonrasında arkalarını temizleyebilirlerdi. | Open Subtitles | . من الممكن على الاقل ان ينظفونه بأنفسهم البلوز فعلوا ذلك ؟ |
Hayır, gün ışığında Maviler. Göreceksin bak. | Open Subtitles | لا ، إنهم زرقاوان في ضوء النهار ، ستري ذلك |
- Bak, Maviler sensin. | Open Subtitles | -ترين، أنتِ اللون الأزرق |
Hatta neredeyse çok Maviler, değil mi? | Open Subtitles | إنهما تقريباً زرقاوتان جداً، ألا تظنين؟ |
Maviler, evet işte onlar benimkiler. | Open Subtitles | الفريق الازرق .. هم فريقي |
Yeşiller mavi, Maviler yeşil, turuncular pembe kırmızılar ise morumsu. | Open Subtitles | الألوان الخضراء زرقاء , و الزرقاء خضراء و البرتقالية وردية , و الحمراء كنوع من الباذنجان |
Maviler ödenecekler, kırmızılar faturalar. | Open Subtitles | الزرقاء هي المدفوعات ، الحمراء هي المبالغ المستلمة |
Umarım Maviler tükenmemiştir çünkü neden bilmem onlarda daha iyi çalışıyorum. | Open Subtitles | على أمل أن لا تنفذ البطاقات الزرقاء لانه لسبب ما تلك البطاقات تساعدني على الدراسة بشكل أفضل |
Maviler sadece şişe ve tenekeler için, yeşiller de... | Open Subtitles | السلة الزرقاء للزجاجات والمعلبات والسلة الخضراء لـ.. |
Maviler kalmak isteyenleri, kırmızılar ayrılmak isteyenleri gösteriyor. | TED | توضح المناطق الزرقاء "الباقين" والمناطق الحمراء "المغادرين". |
Maviler, sarılar, uyarıcılar, sakinleştiriciler, aklına ne gelirse. | Open Subtitles | زرقاء و حمراء و صفراء مخدرة ومنشطة وغيرها |
Kırmızılar ve Maviler ve yeşil tavşanlar. | Open Subtitles | أرانب حمراء , أرانب زرقاء . وأرانب خضراء |
İsa Mesih adına bana güç ver. O bana aracı olsun. Maviler içindeki şu küçük kızı anlat, Judy. | Open Subtitles | أخبريني عن الفتاة الصغيرة التي كانت تلبس فستاناً أزرق |
Ve iki ay sonra, burada durmuş Maviler giyip metal tabaklarda yemek yiyorum. | Open Subtitles | ... و بعد شهرين , أصبحت أجلس هنا مرتدياً بنطال أزرق آكل من أطباق صفيح |
Benim zamanımda kızlar Maviler içinde nazik ve narindiler. | Open Subtitles | مرة أخرى في بلدي اليوم، وكانت جميع الفتيات حساسة ولذيذ في البلوز. |
Şu Maviler çok güzelmiş. | Open Subtitles | البلوز جميلة جداً أكثر من هنا. |
- Hayır, Maviler. | Open Subtitles | لا، إنهم زرقاوان |
- Gözlerin gerçkten Maviler. | Open Subtitles | -إنّ عيناكِ فعلاً زرقاوتان |
Yaşasın Maviler. | Open Subtitles | - يحيا الازرق . |
Arkamda beliren bu görsellere infrared ısı görselleri olarak bakabiliriz, kırmızıların daha sıcak, Maviler daha soğuk. | TED | ويمكننا النظر في هذه الصور الحرارية التي تظهر خلفي، الأحمر يعني أكثر حرارة، والأزرق أكثر برودة. |