| Tamamen temiz. Hepsinin bir mazareti var ve sabıkaları yok. | Open Subtitles | نظيفين تماماً، جميعهم لديه حجة غياب وبدون سجلات إجرامية |
| Hayvan medyumu dostumuzun mazareti var. | Open Subtitles | إذن, إن قارئة أفكار الحيوانات لديها حجة غياب |
| Nişanlının cinayet gecesi için bir mazareti var. | Open Subtitles | اذن الخطيب كان لديه حجة غياب في ليلة الجريمه |
| mazareti olmayan bir doktor. | Open Subtitles | وطبيب لا يملك حجة غياب |
| Ve bende Brett'in mazareti hakkında bazı tereddütleriniz olduğunu biliyorum. | Open Subtitles | وأعلم أنه كان لديك.. تردد بشأن حجة غياب (بريت) |
| Charles Mahoney'in bir mazareti var. | Open Subtitles | تشارلز ماهوني) لديه حجة غياب) |