Meşalelerle hazır bekleyin. Gidip arkadaşlarıyla konuşacağım. | Open Subtitles | قم بتجهيز المشاعل أنا ذاهب للتحدث مع جماعتها |
Birkaç ay sonra internetten tanıştığı bazı arkadaşlarıyla Meşalelerle beyaz ırk adına yürümek için arabayla Charlottesville, Virginia'ya gidiyorlarmış. | TED | بعد أشهر قليلة، كانت في حافلة مع بعض أصدقائها الجدد عبر الإنترنت في طريقهم إلى شارلوتسفيل في ولاية فيرجينيا، للتظاهر وهي تحمل المشاعل من أجل العرق الأبيض. |
Piramidin içinde ışık Meşalelerle sağlanıyor. | Open Subtitles | أن الضوء داخل الهرم يأتى من المشاعل. |
Her çatıda, yanan Meşalelerle adamlarım bekliyor! | Open Subtitles | على كل سطح ، لدى رجال يحملون مشاعل ملتهبة |
Marge, bu insanlar bizi yaba ve Meşalelerle kovaladılar. | Open Subtitles | مارج"، هؤلاء الناس طاردونا بالمذاري والمشاعل" ! مشاعل! |
Meşalelerle hazır bekleyin. Halkıyla konuşmaya gidiyorum. | Open Subtitles | حضر المشاعل ساتحدث الى اصدقائه |