Bir gramlık antimaddenin enerjisi, bir arabayı Dünya'nın çevresinde 1000 tur sürmeye veya uzay mekiğini yörüngeye oturtmaya yeter. | TED | الطاقة الناتجة من جرام واحد من مادة مضادة تكفي لقيادة سيارة ألف مرة حول الأرض أو لوضع مكوك الفضاء في مداره حول الأرض. |
Kahramanın kıza yaptığı şey, maksimum hızla bir uzay mekiğini kızın üstüne sürmekle matematiksel olarak aynı. | TED | ما الذي فعله البطل للخارق للفتاة يماثل رياضيًا ركضها مع مكوك فضاء على السرعة القصوى |
Ama uzay mekiğini bunaklarla dolduramam ve bunu bilecek kadar profesyonel olmalısın. | Open Subtitles | ولكني لا استطيع أن أملاً مكوك فضائي بالعجزة لابد أنك محترف كفاية لتعلم هذا |
Uzay mekiğini utandıracak kadar. Şef, devam et. | Open Subtitles | كمية كافية لتجعل رائد المكوك الفضائي يخجل من نفسه |
Uzay mekiğini yollamak milyar dolara maloluyor. | TED | ان اطلاق المكوك يكلف مليار دولار |
Sen yangın çıkınca uzay mekiğini yere indiren züppesin! | Open Subtitles | انزل المكوك الفضائي المحترق |
Hatta, uzay mekiğini, Afgan özgürlük savaşçılarına adadı. | Open Subtitles | حتى أنه أهدى مكوك فضائي لاسم المحاربين الأفغان الأحرار |
Birisi neden uzay mekiğini sabote etsin ki ? | Open Subtitles | لماذا سيقوم أحد بتخريب مكوك فضائي ؟ |
Yeni bir uzay mekiğini bir aylık eğitim almış dört çaylağa teslim etmem. | Open Subtitles | لن أتخلى عن أي مكوك فضائي جديد |
Üstelik aynı gün... uzay mekiğini ve mikrodalgada mısır patlatmayı icat ettim. | Open Subtitles | اخترعت مكوك فضائي و مايكروويف للبوشار مايكروويف ! |
Ishida mekiğini alıyor. | Open Subtitles | .هو سيأخذ مكوك (إيشيدا) |
Servis mekiğini deneyebiliriz. | Open Subtitles | يمكننا تجربة خدمة المكوك |
Brezhnev kendi uzay mekiğini inşa etmeye başlamadan şu herifi tespit edelim. | Open Subtitles | لنكتشف من هو هذا الشخص قبل أن يبدأ (بريزنيف) ببناء المكوك الفضائي الخاص به |
- O uzay mekiğini bulmalıyız. | Open Subtitles | -يجب ان نجد ذلك المكوك |