"mellie'nin" - Translation from Turkish to Arabic

    • ميلي
        
    • ميللي
        
    Bunu kullanmalısınız. Bu Mellie'nin yarışı kazanmasının yolu. İyi geceler. Open Subtitles هذا ما تستخدمه هكذا تفوز ميلي طابت ليلتك هذا مضحك
    Mellie'nin ilişkisi olduğu haberi. Open Subtitles أي خبر؟ ما الذي سينشر؟ ميلي على علاقة برجل آخر
    First Lady'nin arkanızda durması müthiş bir şey ama Amerikan halkının Mellie'nin safına geçmesinin bu kadar kolay olmayacağını düşünüyorum. Open Subtitles أظن أن وقوف السيدة الأولى إلى جانبك أمر رائع ولكن لا أظن أن المواطنون الأمريكيون سيسارعون في الوقوف معك كما فعلت ميلي
    Mellie'nin beğenilirliği yüzde 80'lerde. Open Subtitles ما يكفي لملء خزناتنا شعبية ميللي عالية جداً وصلت لحدود الثمانين
    Mellie'nin sözlerinin ülkeyi ve müttefiklerimizi harekete geçirmek için benim tarafımdan yürütülen halkla ilişkiler stratejisinin bir parçası olduğunu ve Kinyazi'nin ölüm mangalarına engel olmak ve bölgedeki çıkarlarımızı korumak için.. Open Subtitles شرق السودان أخبرهم أن تصريح ميللي كان جزءاً من استراتيجية عامة وضعتها لأجمع بين أمريكا وحلفائنا
    Mellie'nin senin tarafını tutacağını hiç zannetmiyorum. Open Subtitles في جامعة من الدرجة الثانية لا أظن ميلي ستكون بجوارك
    Çocuğun ölümü, metresin kaybolması, Mellie'nin tecavüzü, Fitz'e suikast. Open Subtitles طفل ميت ، عشيقة مفقودة اغتصاب ميلي.. انتحار فيتز
    Mellie'nin sana kaba davrandığını biliyorum, Open Subtitles أعلم أنك تعتقدين أن ميلي كانت غير لطيفة معك
    Bu akşam programa gidecek Mellie'nin senato yarışını savunacak ve o yayında olacaksın. Open Subtitles انت ستذهب للبرنامج الليلة وسوف تدافع عن ترشح ميلي وسوف تكون معنا في هذا
    Mellie'nin Senato yarışının Beyaz Saray faaliyetlerine hiç bir etkisi yok. Open Subtitles سباق ميلي لمنصب سيناتور ليس لديه اتجاه على كيفية تولي البيت الابيض اعماله
    Mellie'nin durumu iyiye gidiyor, Cy. Saçlarını yıkıyor. Open Subtitles ميلي تتحسن ساي انها تغسل شعرها
    Mellie'nin işlerine burnunu sokma. Ethan... Open Subtitles ابتعدي عن خصوصيات ميلي ، ايثان
    Cyrus, Mellie'nin adaylıkta seni yanında istediğini söyledi. Open Subtitles سايرس قال ان ميلي تريدك في المحمكمة
    Ve Mellie'nin kampanya mitinglerine de katılacak. Open Subtitles وسوف ينضم الى ميلي في الحملة الانتخابية
    Mellie'nin dönüşüyle ve şu hain Elizabeth North'un tek koruyucunuz olarak... Open Subtitles ومع عودة ميلي وتلك... الخائنة إليزابيث نورث كحاميتك الوحيدة
    Fantezi değildi. FBI'da çalışıyordum. Mellie'nin bebek olduğundan haberim yoktu. Open Subtitles لم تكن خيالاً لقد كنت عميلاً فيدرالياً ولم أكن أعلم أن (ميلي) كانت دمية حينها
    "First lady"nin basın sekreteri, Mellie'nin bu sözleri benim talimatımla söylediğini açıklasın. Open Subtitles وتحدث للناطق الإعلامي باسم ميللي وتأكد أن يصرح لتأكيد الموضوع أريد من مكتبها أن يؤكد أنها كانت تتبع أوامري
    Fitz söz konusu oldu mu Mellie'nin en büyük düşmanı kendisi. Open Subtitles دع ميللي تفعل ما يمكن أن تفعله ميللي. فيما يخص فيتز، فميللي عدوة نفسها.
    Mellie'nin politik manevralarını tartışmaktan sıkıldım. Open Subtitles ناقشت مناورات ميللي السياسية ما فيه الكفاية.
    Mellie'nin zamanı 22 dakika içinde dolacak. Open Subtitles خلال ٢٢ دقيقة، تنتهي مهلة ميللي.
    Mellie'nin personel şefi kafamı şişirdi. Bunu yapma. Open Subtitles رئيسة مكتب ميللي أطلعتني على التفاصيل

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more