Ve orada, efendim. Ve acme şirketi tam müşteri memnuniyetini garanti hatırlıyorum. Iyi, teşekkür ederim. | Open Subtitles | و ها أنت ذا يا سيدي و تذكر أن هدف الشركة الأول هو إرضاء العميل |
Müşteri memnuniyetini sağlaman gerekmiyor mu? | Open Subtitles | أليس من المفترض عليك إرضاء العملاء؟ |
Müşteri memnuniyetini ve karımızı artırıp harcamalarımızı kısmamız lazım ki finansal çıkmazlarla, Obama Sağlık | Open Subtitles | مع التحديات المالية, ومع قانون (أوباما) للرعاية الصحية, تريد خفض التكاليف, تحسين إرضاء العملاء وزيادة الأرباح |
Sadece bir romantik komedi filmi izlemenin bile ilişki memnuniyetini dibe düşürdüğü ortaya çıktı. | TED | اتضح أن مُجرد مشاهدة الكوميديا الرومانسية تتسبب في هبوط الرضا عن العلاقة |
Bir gün çocuk, adamın memnuniyetini hangi sihirli şeyin kazandırdığını görmek için adamın masasına gidiyor. | Open Subtitles | ذات يوم الصبي يذهب إلى مكتب الرجل ليرى ما الشيء السحري الذي يعطي للرجل هذا الرضا. |
Bilincinizde vazifenizi vefakarca yaptığınızın memnuniyetini taşıyacaksınız. | Open Subtitles | ... الرضا النابع من ضمير ... مؤمن بالواجب ... |
Çünkü, annemin Mileva hakkında o şekilde konuşmasına dayanamıyorum, ...ve bana ne yapacağımı söyleyebilme düşüncesinin memnuniyetini ona yaşatmak istemiyorum. | Open Subtitles | لأنني لا أستطيع تحمل الطريقة التي تتكلم بها أمي عن (ميليفا) ولا أريـد أن أمنحها الرضا بشأن تفكيرها أنها تستطيع إخباري ماذا أفعل |