"merkel'" - Translation from Turkish to Arabic

    • ميركل
        
    Ama bunun yerine, sadece Başbakan Merkel'in dinlendiği ortaya çıkınca gerçek bir tepki oluştu. Neden böyle oldu? TED وعوضًا، أتت ردة الفعل فقط حين كشف أن أنجيلا ميركل كان يتنصت عليها.
    Kimse Şansölye Merkel'e İsviçreli diplomatlar kadar yakın değildir. TED لا يوجد شخص أكثر قربا من المستشارة ميركل مثل البعثة السويسرية.
    Bu yüzden donanımımız tamamen yasaldı ve İsviçre Büyükelçisi, Şansölye Merkel'e bundan bahsetti. TED كان وضعنا لهذه الهوائيات قانونيًا تمامًا، كما أبلغ السفير السويسري المستشارة ميركل بشأن هذا الموضوع.
    Angela Merkel mi? Open Subtitles دالي لاما القائد الاعلى للبوذيين التبتيين أنجيلا ميركل سياسية ألمانية وزعيمة الاتحاد الديمقراطي
    Henüz yok ve Başbakan Merkel'le buluşup Open Subtitles ليس بعد. والآن لا بد لي الإجتماع مع المستشارة ميركل
    Geçtiğimiz yıllarda, öğrendik ki ABD ve İngiliz Büyükelçiliklerinin çatılarından gizli polis teşkilatları, Angela Merkel'in cep telefonu da dahil tüm bölgeyi dinliyormuş. TED على مدى الأعوام الماضية، عرفنا أنه من على سطح السفارتين الأمريكية والبريطانية، كانت المخابرات السرية تتنصت على كامل المنطقة، بما في ذلك الهاتف الجوال لأنجيلا ميركل.
    Orada müdahale etmeye çalıştıkları seçimler sırasında, Fransa'nın şimdiki başkanı, Emmanuel Macron, çok sıkı bir duruş sergiledi ve doğrudan karşısına çıktı, Merkel'in yaptığı gibi. TED خلال الإنتخابات هناك، عندما حاولوا التدخل، الرئيس الفرنسي الحالي ، إيمانويل ماكرون، إتخذ موقفا صلباً وواجه الأمر مباشرة، كذلك فعلت انجيلا ميركل.
    Angela Merkel'de de -- her zamanki gibi -- şu bakış var, her zaman böyle yapıyor. TED (أنجيلا ميركل) كعادتها لديها تلك النظرة.
    Belki sizi, bölüm yöneticisi Bay Merkel'in yardımcısı olarak işe başlatabiliriz. Open Subtitles يمكنك أن تعمل مساعد للسيد (ميركل) كمجرد بداية
    Angela Merkel'in konferansa katıldığını bilmiyordum. Open Subtitles (لم أكن أعرف أن (أنجيلا ميركل تحضر المؤتمر (لقد تحدثت مع (كادي
    Angela Merkel'in konferansa katıldığını bilmiyordum. Open Subtitles (لم أكن أعرف أن (أنجيلا ميركل تحضر المؤتمر
    Karakoldan Merkel arıyor. Dev bir yarasayla ilgiliymiş. Open Subtitles إنّه (ميركل) من مخفر الشرطة شيئ مُتعلّق بوطواط ضخم
    Şu binanın ön tarafını tutun. Merkel, çatıya bir ekip gönder. Open Subtitles قوموا بتأمين مقدمة هذا المكان (ميركل) اصطحب فرقة إلى السطح
    Barbara, buradan çık. Merkel'i ara. Open Subtitles (باربرا)، غادري المكان اتّصلي بـ(ميركل)!
    Merkel, mağdurumuzun salıverilme belgelerini hazırla. Open Subtitles تم، (ميركل)، أحضر أوراق الإفراج عن الضحية هنا.
    Ve sonra anahtar paragraf Şansölye Merkel'in cep telefonunu takibe alanın SCS olduğunu söylüyor. Open Subtitles ثم هنا الفقرة الرئيسية التي تقول أن الـ"إس سي إس" هم من قاموا باعتراض هاتف المستشارة (ميركل) الخليوي.
    (Alkışlar) Size sunmak istediğim üçüncü fikir Angela Merkel ile Suriyeli bir göçmenin olduğu bu selfiede gördüğünüz gibi mutlu sonuçlara götüren devletler ve mülteciler arasındaki tercih uyumu. TED (تصفيق ) الفكرة الثالثة التي أريد أن أضعها بين ايديكم التفضيل المتجانس بين الدول والاجئين للوصول الى نتائج سعيدة كالتي ترونها هنا في الصور الشخصية التي تضم أنجيلا ميركل ولاجئين سوريين.
    Una Merkel bizi geri çevirdi ve Sheehan'a yeniden yazması için baskı yapıyor. Open Subtitles لقد رفضت (أونا ميركل) طلبنا لذلك... (شين) يقوم بالضغط لإعادة الكتابة
    Efendim, Merkel görevde, onu... Open Subtitles سيّدي، (ميركل) بالخدمة هل يمكنه... -إفعل ذلك الآن
    Başbakan Merkel, BND'nin çürük ajanları belirleyerek istihbarat sızıntılarını önlediği konusunda ısrar ediyor. Open Subtitles {\pos(192,220)} "رئيس الحكومة الألمانيّة (ميركل) يؤكّد على أن المخابرات الألمانيّة حددت العملاء الفاسدين" {\pos(192,220)} "وأنّها احتوت الخرق الإستخباراتيّ"

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more