"mesaj bırakmış" - Translation from Turkish to Arabic

    • تركت رسالة
        
    • ترك رسالة
        
    • ترك لي رسالة
        
    • وترك رسالة
        
    • ترك رسالةً
        
    • تركَ رسالة
        
    • وتركت رسالة
        
    • لقد تركت لي رسالة
        
    • ترك رسالتين
        
    Neyse, telesekreterime mesaj bırakmış. Onu aramanı istiyor. Open Subtitles بأي حال، لقد تركت رسالة على آلتي، تريد منك أن تتصل بها
    Halledilmesi gereken bir park cezası olduğunu söyleyen bir mesaj bırakmış. Open Subtitles لقد تركت رسالة تخبر فيها بأنّ حصلت على مخالفة سير و عليها الإهتمام بذلك
    Sanırım o şey cin tahtasına bir mesaj bırakmış. Open Subtitles أعتقد أن ذلك الشئ ترك رسالة على لوح الويجا
    Bak, bana bikaç müzik ritmiyle ilgili mesaj bırakmış. Open Subtitles اسمع لقد ترك رسالة حول مقطوعتين من الموسيقى
    Meğer beni sevdiğini söylediği bir mesaj bırakmış ama ben mesajı almadım. Open Subtitles اكتشفت انه ترك لي رسالة أنه أحبني، ولكن لم أحصل على ذلك.
    Bir de dün akşam Daniel arayıp sesli mesaj bırakmış. Open Subtitles و دانيال اتصل وترك رسالة على البريد الصوتي الليلة الماضية
    Benim cep telefonuma mesaj bırakmış. Open Subtitles لقد تركت رسالة للتو لك على هاتفي المحمول
    Acil geri aramasını söyleyen bir mesaj bırakmış. Open Subtitles تركت رسالة عاجلة تطلب منها معاودة الاتصال بها.
    Size mesaj bırakmış. Open Subtitles لقد فعلت ، لقد قالت بأنها تركت رسالة صوتية
    Clare, onu Wedding'de tuttuklarını gösteren bir mesaj bırakmış. Open Subtitles استمع كلير تركت رسالة وتعني أنهم يحتجزونها في ويدينق
    Kızkardeşim mesaj bırakmış. Open Subtitles اختى تركت رسالة على النسر ماشين
    Bir mesaj bırakmış. Konuşması gerekiyormuş. Open Subtitles لقد تركت رسالة تريد أن تتحدث معي
    Ben bir telesekretermişim gibi mesaj bırakmış kafama. Open Subtitles لقد ترك رسالة في رأسي و كأنني مجيب هاتفي
    Evet, herhangi biri aramış ya da mesaj bırakmış mı diye bakmaya geldim. Open Subtitles أجل,أنا فقط مررت لأرى إن كان أي أحد قد إتصل أو ترك رسالة لي
    Günlüğü elimde. Bana bir mesaj bırakmış. Open Subtitles لديّ دفتر يومياته , لقد ترك رسالة لي
    - Başka yalan bul. - Sesli mesaj bırakmış. Open Subtitles هذا ليس كافياً - ترك رسالة في البريد الصوتي -
    O, ama bu kez farklı. Sesli mesaj bırakmış. Open Subtitles هو, لكن هذا مختلف لقد ترك رسالة صوتية
    Ben tatildeyken mesaj bırakmış. Acil olduğunu söylemiş. Open Subtitles ترك لي رسالة وأنا في إجازة، قال أنّ الأمر عاجل.
    Büyükbabam öldüğü gün telesekreterime mesaj bırakmış. Open Subtitles جدي ترك لي رسالة على المجيب الآلي في اليوم الذي لقى حتفه فيه
    Bir kadın arayıp mesaj bırakmış. Ama ismini bırakamayacak kadar korkmuş vaziyetteymiş. Open Subtitles إتّصل بإمرأة ، وترك رسالة ولكنّها كانت خائفة جداً لتترك اسمها
    Birkaç gün önce bir gazeteci bir mesaj bırakmış. Open Subtitles اتّصل مراسلٌ صحفيّ و ترك رسالةً منذ يومَين.
    Birisi parmak iziyle mesaj bırakmış. Open Subtitles أحدهم تركَ رسالة من خلال البصمات
    Bir ay önce, televizyonda 'Grand Illusion'u seyretmemi isteyen bir mesaj bırakmış. Open Subtitles لقد اتصلت بي، وتركت رسالة عبر المجيب الصوتي منذ شهر مضى
    Dün telesekreterime mesaj bırakmış. Open Subtitles لقد تركت لي رسالة في الهاتف البارحة
    Tabii ki temas halinde. İki mesaj bırakmış. Open Subtitles بالطبع لقد ترك رسالتين

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more