"metan gazı" - Translation from Turkish to Arabic

    • غاز الميثان
        
    • ميثان
        
    • لغاز الميثان
        
    • من الميثان
        
    • من غاز
        
    metan gazı yanıcı bir maddedir genç Louie'nin içinde organik olarak üredi. Open Subtitles وحسناً، غاز اليثان غاز الميثان وهي مادة قابلة للاحتراق تم تطويرها عضوياً
    Hükûmetin bildirdiğinden çok daha fazla metan gazı kirliliği olduğunu anladık. TED اتضح لنا أن تلوث غاز الميثان هذا مستشرٍ تمامًا أكثر بكثير مما تصرّح به الحكومة.
    Çözüm: İnsan atığını al, hayvan atığını al, bunları bir odaya koy, onlardan biyogaz, metan gazı üret. TED و ضعها في غرفة, ليخرج من المزيج غاز عضوي غاز الميثان. الغاز يعطي وقود للطبخ مدة ثلاث الى أربع ساعات باليوم
    Ancak doğal gaz çoğunlukla metan gazı. TED ولكن الغاز الطبيعي مكون من غاز ميثان بدرجة كبيرة.
    metan gazı patlaması sebebiyle soğutma sistemi onarılıyor. Open Subtitles نظام التبريد يتم إصلاحه بسبب إنفجار لغاز الميثان
    metan gazı kirliliği şu an yaşadığımız küresel ısınmanın dörtte birinden sorumlu. TED التلوث الناتج من الميثان مسؤول عن ربع نسبة الاحتباس الحراري والذي نشهده حاليًا.
    Gelişmiş dünyada, ürünler çiftlikten ayrıldıktan sonra çoğu ürünün tedarik zinciri sonundaki israfı pazar ve tüketiciler tarafından olurken, israf edilen ürünlerin sonu çürüdükleri ve çürürken metan gazı yaydıkları atık alanları olmakta. TED بينما في الدول المتقدمة، بعد خروج الطعام من المزرعة، يتم إهدار معظم الطعام في نهاية سلسلة الإمداد من قبل الأسواق والمستهلكين، وينتهي الطعام المهدر في مكب النفايات حيث يصدر غاز الميثان أثناء تحلله.
    Atık yiyecekler orada bekledikçe çürüyor ve zararlı metan gazı açığa çıkıyor. Bu gaz, iklim değişikliğinin ana nedeni. TED وبينما تبقى هذه الأطعمة، فإنها تتعفن تدريجياً منتجة غاز الميثان الضار، أحد العناصر المؤثرة على تغيّر المناخ العالمي.
    metan gazı supabı kırıIdı. Burası patlayacak. Open Subtitles صمام غاز الميثان انكسر، المكان بأكمله سينفجر
    metan gazı Holden'ı yerinden oynatıp yüzeye çıkarmış olabilir. Open Subtitles فقاعة غاز الميثان يمكن أن فكها هولدن، مما تسبب له في الارتفاع.
    Ama kaynak makinesinden ateşlenmiş, yüksek düzeyde metan gazı tespit ettim. Open Subtitles لكنني إكتشفت مستويات مرتفعة من غاز الميثان التي كان يمكن أن تشتعل بالشعلة
    Kömür damarlarında sıkışmış bol miktarda metan gazı mevcut. Bu gaz çok uçucudur. Open Subtitles هناك جيب كبير من غاز الميثان في شقك إنه متطاير بشدة، فأني شرار من فأس
    Beslenme şekilleri ve sindirme süreçleri nedeniyle neredeyse insan sanayisi kadar fazla metan gazı üretirler. Open Subtitles يُنتجون نفس قدر غاز الميثان الذي ينتجه الإنسان
    metan gazı sızıntısı veya yüksek dozda anestezi gibi şeyler buna sebep olmalı. Open Subtitles تسرب غاز الميثان او جرعة مفرطة من مخدر لو مهتم
    Açık cesetler metan gazı salıyor ayrıca araçlardan parmak izi çıkarmak için kullandığımız kimyasallar var. Open Subtitles الجثث المفتوحة اطلقت غاز الميثان ها نحن نستخدم الكيماويات لرفع البصمات من على هذه السيارات
    Yeni serbest kalmış metan gazı yüzeye ulaştı ve atmosfere karıştı. Open Subtitles غاز الميثان المُحرر حديثاً شقَّ طريقهُ إلى السطح. و إلى الغلاف الجوي.
    Kil olduğu yerde, metan gazı vardır. Open Subtitles وحيث يوجد الصخر الزيتي يتواجد غاز الميثان
    Sana söyledim onu yakamazsın. metan gazı o. Open Subtitles أنني أخبرك بأمكانك أضائتهم أنه ميثان
    Yerbilimciler arsanın altında metan gazı olduğunu keşfetmişler. Open Subtitles إنتهت كيف ؟ الجيولوجيين إكتشوا أن قطعة الأرض ... بها ميثان
    Burası metan gazı dolu. Hava desteğini çalıştırıyorum. Open Subtitles هنالك ميثان هنا, سوف أشغل مُساعد التنفس
    Büyük bir metan gazı kaçağının yol açtığı yıkıcı patlama dolayısıyla küçük Batı Teksas kasabasında ölüm sayısı artmaya devam ediyor. Open Subtitles عدد الضحايا في ارتفاع متواصل في مدينة صغيرة غرب "تكساس" حيث أسفر تسرب كبير لغاز الميثان عن انفجار هائل
    Şehir mühendisi konuşuyor. Sanırım altınızdan metan gazı sızıntısı var. Open Subtitles أنا مُهندس المدينة أظن أن هناك بركة من الميثان تنبع من أسفلكم.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more