"meydanındaki" - Translation from Turkish to Arabic

    • ميدان
        
    • سكوير
        
    Colburg Meydanındaki kanalizasyon ile bağlantılı olduğuna hiç şüphe yok. Open Subtitles ويحاول ان يصل بين شبكات البالوعات تحت ميدان ساكس كوبرج.
    Ama bu sonuç, Mısır'ın Tahrir Meydanındaki kameralarından çok uzak alanlarında olabilecek tektonik değişiklikleri ihmal eder. TED لكن هذا الاستنتاج كان يتجاهل تحولا تكتونيا يقع في مصر بعيدا عن الكاميرات في ميدان التحرير.
    Betsy'i, Columbus Meydanındaki, Charles'ın Kahve Salonuna götürdüm. Open Subtitles اصطحبت بيتسى الى مقهى الطفل فى ميدان كولومبس.
    Kayıp çocuk şubesi bize onun Times Meydanındaki, gençlik merkezinden kurban seçtiğini söyledi. Open Subtitles المركز الوطني للأطفال المستغلين والمفقودين أخبرنا أن يحصل على الضحايا من مركز شبابي في تايمز سكوير
    Bir de Union Meydanındaki bölge durağının yakınlarında terk edilmiş bir tren yolu olduğunu hatırlarsan aklına gelen en aptalca hareket belki de hayatının en zekice anına dönüşebilir. Open Subtitles ولو تمكنت من تذكر وجود طريق مهجور بالقرب من القطار المحلي ينتهي "في "يونيون سكوير حينها تجد أغبى حيلة قمت بها على الإطلاق
    Betsy'i, Columbus Meydanındaki, Charles'ın Kahve Salonuna götürdüm. Open Subtitles اصطحبت بيتسى الى مقهى الطفل فى ميدان كولومبس.
    Zamanı ve yeri söyle! Hemen ofisinin dışında Kinsley Meydanındaki heykelin yanında. Open Subtitles ميدان كنزلي قرب عملك,وستكون عند التمثال القديم غدا ظهرا
    Times Meydanındaki LCD ekranda beliren ilanın ödemesi çalıntı bir kredi kartıyla ve kullan-at cep telefonuyla yapıImış. Maktul de ihbar hattını kullan-at telefonla aramış. Open Subtitles الرسالة التى وُضعت بشاشة ميدان التايم دُفعت بكارت أئتمان مسروق وبُلغت بالهاتف
    Yani evet. Savaş Meydanındaki hareketlerim oğlumu yetim bıraktı. Open Subtitles لذا نعم، أفعالي في ميدان المعركة، تركَتْ ابني بلا أب
    Şehir Meydanındaki ilk işaret mi? Open Subtitles في ميدان البلدة هو أول دليل لكِ؟
    Times Meydanındaki bütün metro ulaşımınu askıya alın. Open Subtitles أوقفوا جميع خدمات الأنفاق خارج ميدان (تايمز)
    Kasaba Meydanındaki herkese aynı Elena gibi görünen herkes için gözlerini açık tutmalarını söyledi. Open Subtitles أمر جميع حضور ميدان البلدة بالبحث عن أيّ فتاة تشبه (إيلينا).
    Kudrinskaya Meydanındaki bir bina. Open Subtitles فى مبانى ميدان (كودرينسكيا)
    Benim için flörtleşme Times Meydanındaki MM mağazasında iç çamaşırsız durmak. Yani gerçekten eşinden ayrılmasını istemiyor musun? Open Subtitles الغزل هو ليس إرتدائي سروال داخلي لمتجر (إم إم) في التايمز سكوير.
    Normalde aklı başında olan dostum Heatrow havaalanına varışımız ile Leicester Meydanındaki Rupert Grint'in tanışma toplantısı arasında var olan sıkı pencere yüzünden birazcık diken üstünde. Open Subtitles صديقي العاقل عادة متوتر قليلا بسبب الوقت القليل الموجود بين وصولنا لمطار (هيثرو)... والملتقى مع (روبرت غرينت) في (ليستر سكوير).

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more