| Michael hakkında bir şeyler biliyor olma ihtimali dahi varsa, peşine düşmeme yeter. | Open Subtitles | إذا كان هناك أي فرصة بأنه يعلم شيئا عن مايكل فسألاحقه |
| Michael hakkında her türlü delice söylentiyi duyuyorum. | Open Subtitles | أسمع كل أنواع الشائعات المجنونة عن مايكل, |
| Bir şeyi uyandırdık insanların Michael hakkında gizlemeye çalıştığı bir şeyi. | Open Subtitles | لقد اوقظنا شيئ شيئ يحاول اشخاص ان يخفونه عن مايكل |
| Anne, telefonda söyleyemem. Michael hakkında. | Open Subtitles | أمي لا أَستطيعُ التحدث على الهاتف أنه حول مايكل |
| Michael hakkında mı? | Open Subtitles | هل كان بخصوص مايكل. ؟ |
| Çünkü, turtayı beklemek yerine telefonda Michael hakkında konuşuyordun... | Open Subtitles | ...إنه لأنكي كنتي تتحدثين بالهاتف عن مايكل |
| Michael hakkında öğrenmem gereken çok şey var. | Open Subtitles | - نعم , انها متعة الحقيقة لقد علمت الكثير عن مايكل |
| Michael hakkında konuşman nasıl olur da Bobbie için çalışmana sebep olur? | Open Subtitles | ايه؟ ازاى كلامك معاها عن (مايكل) خلاكى فى الآخر تشتغلى مع (بوبى)؟ |
| Michael hakkında konuşma isteğimize karşı çıkar mısınız? | Open Subtitles | " لنرى ماذا يمكنهم أن يخبرونا عن " مايكل |
| Ori, Michael hakkında bir şeyler biliyor. | Open Subtitles | لقاتل محترف أوري يعرف شيئا عن مايكل |
| Michael hakkında düşüncelerini biliyorum, anne. | Open Subtitles | اعرف ما الذي تظنينه عن مايكل,أمي |
| Sana Michael hakkında bilgi vereceğime söz vermiştim. | Open Subtitles | لقد وعدتك ان اخبرك معلومات عن مايكل. |
| - Nasıl Michael hakkında? | Open Subtitles | ماذا عن مايكل ؟ |
| Senin kayboluşundan sonra Michael hakkında elde ettiğimiz bütün istihbaratları buna yükledim, Teyla'yı bulduğumuz gezegenin adresi dâhil. | Open Subtitles | لقد حملت كل المعلومات التى حصلنا عليها عن (مايكل) بعد اختفائك, تتضمن العنوان الذي وجدنا به تايلا. |
| Michael hakkında konuşacağımı düşünmemiştim. | Open Subtitles | ليس من المفترض أن أتحدث عن (مايكل) |
| - Michael hakkında. | Open Subtitles | - - إنها عن مايكل, - |
| Birilerinin Michael hakkında gizledikleri bir şeyi. | Open Subtitles | شيئ اراد بعض الناس اخفائه عن (مايكل) |
| İnsanların Michael hakkında saklamak istedikleri bir şeyi. | Open Subtitles | شيئًا يحاولون إخفائه عن (مايكل) |
| Sanırım Michael hakkında konuşmamız gerekiyor. | Open Subtitles | أعتقد أن ما نحتاج فعله (هو التحدث حول (مايكل |
| Aslında, Marta telefonda annesiyle Michael hakkında konuşuyordu. | Open Subtitles | في الحقيقة, (مارتا) كانت تتحدث مع أمها حول (مايكل) |
| Michael hakkında karar verdim. | Open Subtitles | أنا قررت حول مايكل |
| Michael hakkında mı? | Open Subtitles | هل كان بخصوص مايكل. ؟ |