| Bu fotoğraf, geçen Ocak ayında Milwaukee'de katıldığınız Çay Partisi mitinginden midir? | Open Subtitles | هل هذه صورتك في تجمع حاشد لحزب الشاي في ميلووكي يناير الماضي؟ |
| Milwaukee'de bir oyunu izleyecektim, ve beni uğurluyordu. | Open Subtitles | كان علي تغطية إحدي المباريات في ميلووكي فدعتني هنا |
| Milwaukee'de oturan kızkardeşimle hiç tanışmadın | Open Subtitles | ليس أخت لك الوفاء بها. واحد الذين كانوا يعيشون في ميلووكي |
| Evet, açıkçası kendisi Milwaukee'de kayıtlı bir seks suçlusu, ...kovuşturma için ifade veriyor. | Open Subtitles | حسنا , في الواقع هو مسجل كمتحرش جنسي في ميلووكي , و هو سيشهد في المحاكمه اللعنه |
| Yani burada, Milwaukee'de otururken Başsavcılığın raporu açıklandıktan sonra Manitowoc'tan gelen o derin "Oh" sesini nasıl duyamadık hayret. | Open Subtitles | أعني ... بإنني مندهش من الجلوس في ميلوكي بإننا لم نتمكن من تنفس الصعداء بعد مغادرة مقاطعة مانيتوك |
| Olası bir gama rahatsızlığı. Milwaukee'de. | Open Subtitles | ربما تكون حالة تسمم بأشعة جاما (في (ميلوكي |
| Milwaukee'de bir traktör çekme yarışında olsaydık mükemmel olurdu. | Open Subtitles | فإنه سيكون مثاليا لو كنا في سحب جرار في ميلووكي. |
| - Milwaukee'de Niketown var mı? | Open Subtitles | ابي هل لديهم مدينة صغيرة في في ميلووكي |
| Milwaukee'de kendi pastanelerini işletiyorlardı. | Open Subtitles | كانوا يَمتلكونَ مخبزا في ميلووكي |
| Arthur Edens az önce Milwaukee'de ifade odasında soyunmuş. | Open Subtitles | لقد تعرى (آرثر إدينس) للتو (في غرفة شهادة في (ميلووكي |
| Polis, Amy'nin öldürüldüğü sırada onun Milwaukee'de olduğunu düşünüyor. | Open Subtitles | (تعتقد الشرطة أنه كان في (ميلووكي وقت مقتلها |
| O sırada Djurovic Milwaukee'de bir huzur evindeki annesini ziyaret etmiş. | Open Subtitles | في دار رعاية للمسنين (في (ميلووكي تم رؤيته في الكاميرا عندما سجل دخوله |
| Aslında Milwaukee'de olup, senin firmadaki payını almadan önce onu öldürmem gerekiyor. | Open Subtitles | في الحقيقة يجب علي أن أكون في (ميلووكي) لأقتل زوجك قبل أن يسيطر على نصف الشركة |
| İnsanları harekete geçirdiği kesin, Milwaukee'de bile. | Open Subtitles | واثق أنه يحاول إثارة الناس، حتى في (ميلووكي). |
| Milwaukee'de olmak istiyor. | Open Subtitles | -She يريد أن يكون في ميلووكي. |
| Sözde çekimler için Milwaukee'de olman gerekiyordu. | Open Subtitles | ستكونين في "ميلووكي" للتصوير |
| Milwaukee'de vinç binayı çökertti. | Open Subtitles | رافعة إنهارت في (ميلووكي) |
| - Milwaukee'de Grand slam. | Open Subtitles | - بطولة كبرى في ميلوكي |