Dünya'yı yakmayı bekleyen milyarlarcası hala dışarıda. | Open Subtitles | هنالك بلايين الأشياء في الخارج تنتظر احراق عالمكم بأكمله |
Şuan bu makinelerden milyarlarcası içinizde bir yerlerde çalışıyor ve DNA'nızı hassas doğrulukta kopyalıyor. Bu doğru bir gösterim, | TED | وكل واحد منكم لديه الآن بلايين من هذه الآليات تعمل الآن في داخل جسمه وتقوم بنسخ شرائط الحمض النووي بذات الاتقان ان هذا التمثيل المرئي هو تمثيل دقيق |
Bir sürü içinde milyarlarcası vardır ve sürüler miller uzunluğunda olabilir. | Open Subtitles | بلايين الـ(كريل) في سرب واحد وتمتد الأسراب لأميال عدة |
milyarlarcası acı çekecek ve sonunda ölecekler. | Open Subtitles | البلايين و البلايين من الناس سيعانون و يموتون |
milyarlarcası, milyarlarca yıl boyunca... | Open Subtitles | البلايين منهم، لبلايين السنوات |
Çünkü kendimizi kaybedersek milyarlarcası ölebilir! | Open Subtitles | -لأنّنا إن فقدنا هدوءنا، سيهلك البلايين ! |
Aranızdaki herkes Kelly'nin milyonda bir olduğunu düşünebilir, evet bu doğru, ama aynı zamanda değil, çünkü açıkça söylemek gerekirse, çünkü dünyada Kelly gibi milyarlarcası var. | Open Subtitles | الآن, الكثير من الناس يقولون " كيلي " واحد من مليون وهذا حقيقي, لكنه أيضاً ليس حقيقي لإنه, بصراحة, هناك حرفياً بلايين الناس |