Çocuklar, bu minder oldum olası buradaydı. | Open Subtitles | يا رفاق هذا الكرسى كان موجودًا هنا منذ زمن |
Neden minder filan getirmedin, bu sıra beni mahvediyor. | Open Subtitles | لماذا لم يجلب بعض الوسائد أو شيء من هذا؟ هذا المقعد هو قتل لي. |
Futbol maçına minder götürmeyin unutmayın. | Open Subtitles | لاتنس الوسادة التي نأخذها في مباريات الكرة |
Dellinmiş, bira ve ot suyuyla kaplanmış ve fosilleşmiş Doritos Cool Ranch lekeli parmak izlerine sahip 10 yıllık puf minder. | Open Subtitles | كرسى عمره 10 سنوات يسرب القطن مليء بمياه الجعة و مخلفات الماشية و اثار اقدامها |
- Üzerinde güreşilen sentetik bir minder. | Open Subtitles | سجّادة صناعية هشّة يتدرب عليها المصارع دون أن يتأذّى |
Çünkü bu kardeşin için önemli ve her saat için bir minder geri kazanacaksın. | Open Subtitles | عشان دي حاجة مهمة لأختك وكل ساعة هتحضرها هتاخد مسند من بتوعك |
Modern bilimsel yöntemlerle minder ve kitaplar yerleştirilmiş kapılar kullanıyorsun. | Open Subtitles | بالطرق العلمية الحديثة، يمكنكِ استخدام الأبواب موضوع عليها وسائد و كتب |
Ted, bu minder senin için bu kadar önemliyse kendin alsana. | Open Subtitles | تيد اذا كان هذا الكرسى يعنى لك الكثير هكذا فلم لا تحتفظ به لنفسك ؟ |
Çocuklar, bu minder oldum olası buradaydı. | Open Subtitles | زمن منذ هنا موجودًا كان الكرسى هذا رفاق يا |
Ted, bu minder senin için bu kadar önemliyse kendin alsana. | Open Subtitles | هكذا الكثير لك يعنى الكرسى هذا كان اذا تيد ؟ لنفسك به تحتفظ لا فلم |
İyi bir seçim yapabilmek için minder kalınlıkları hava akış yolları ve ışık dağılımıyla ilgili yeterli bilgim yok. | Open Subtitles | أنا حقا لست معتادا كفاية على كثافة الوسائد و نمط إنسياب الهواء و تباين الضوء للقيام بخيار مدروس |
minder kılıflarını değiştirdik ama internette orijinal kumaşını bulduk. | Open Subtitles | غيّرنا الوسائد وجدنا قماش أصلى على الإنترنت |
Yiyecek, içecek bir şeyler ister misiniz ya da yerde oturmak için minder falan? | Open Subtitles | أتريدون بعض الطعام أو الشراب يارفاق؟ أو بعض الوسائد لتجلسوا على الأرض؟ |
Şu oturduğun minder kesin fermuarlı. | Open Subtitles | هذه الوسادة التي تجلسين عليها, أراهن أن هناك سحاباً فيها |
Nasıl oluş da hepsi tek bir mindere sığabilmiştir? Buldum, dev bir minder! | Open Subtitles | كيف بامكان الاثنان ان يجلسوا على نفس الوسادة ؟ |
Arkandaki koltukta minder var, gördün mü? | Open Subtitles | هل ترى تلك الوسادة على المقعد من خلفك؟ |
Dellinmiş, bira ve ot suyuyla kaplanmış ve fosilleşmiş Doritos Cool Ranch lekeli parmak izlerine sahip 10 yıllık puf minder. | Open Subtitles | القطن يسرب سنوات 10 عمره كرسى الماشية مخلفات و الجعة بمياه مليء اقدامها اثار و |
- Sen minder değilsin, en iyi dostumuzsun. | Open Subtitles | انت لست كرسى انت أفضل صديق |
minder de minder. | Open Subtitles | و الكرسى هو مجرد كرسى |
- Güreşçilerin güreştiği sentetik minder. | Open Subtitles | سجّادة صناعية هشّة يتدرب عليها المصارع دون أن يتأذّى |
minder üzerinde güreşmek kum güreşinden farklıdır. | Open Subtitles | المصارعة على سجّادة المصارعة تختلف تمامًا عن المصارعة بحلبة الطين |
Hayır, hayır değilsin. Hangi minder olduğunu merak ediyorsun. | Open Subtitles | كلا ، لستِ كذلك تريدي معرفة أي مسند هو |
Ne hoş bir minder. | Open Subtitles | يا له من مسند جميل |
Elbiselerimi üzerine düşeceğin bir minder mi sanıyorsun? | Open Subtitles | اتظنين بأن ملابسي وسائد لحمايتك اثناء سقوطك |
Kendi kendine, arka koltukta da minder olduğunu telkin etmiş. | Open Subtitles | أخبرت نفسها أن المقعد الخلفي لديه وسائد أيضاً. |