"minsk'" - Translation from Turkish to Arabic

    • مينسك
        
    Minsk'te 40 milyon dolara bir nükleer savaş başlığı alabileceğimi biliyor muydun? Open Subtitles هل تعرف اننى استطيع شراء سلاح نووى من مينسك ب 40 مليون
    Minsk'in ötesini görüp görmediğini bilmek istersin değil mi? Open Subtitles حسنا , فمن حقك ان تعرفى ان كان ينتمى الى الجنوب ام الى مينسك
    Minsk'de bir radyo fabrikasına götürülüyor. Open Subtitles وأخيراً تم نقله لل مصنع الراديو في مينسك
    Rusça hocamız Minsk'ten gelmişti ve bir ton ağırlığındaydı. Open Subtitles عادت مدرستنا الروسية من مينسك لقد كانت تزن طناً
    Rusça hocamız Minsk'ten gelmişti ve bir ton ağırlığındaydı. Open Subtitles عادت مدرستنا الروسية من مينسك لقد كانت تزن طناً
    Kirov, Sverdlovs, Kiev, Minsk. Open Subtitles الـ"كيروف", و ثلاثة "سفيردلوف" و "كييف" و "مينسك"
    Kirov'da, Minsk'de, ve 20'den fazla kruvazör ve destroyer, gösteriyor ki, yakında yola çıkacak. Open Subtitles في المصانع الهندسية في "كيروف", "مينسك" و أكثر من 20 سفينة و مُدمِرة و هذا يشير إلى أنهم كانوا على وشك الإبحار
    ...Minsk'te 4. ordunun kayıplarıyla... Open Subtitles مع فقدان الجيش الرابع في مينسك
    Minsk'te 4.Ordu'nun kaybedilmesiyle... Open Subtitles مع فقدان الجيش الرابع في مينسك
    Sadece biriniz Minsk'te doğmuş olsaydı bu mucize olurdu zaten. Open Subtitles " حسناً ، إذا كانت قد وُلدت إحداكم فقط في " مينسك كان ذلك ليكون مُعجزة
    Gregor Minsk, iki yıldır takip ettiğimiz kalpazan tekrar iş başına döndü. Open Subtitles جريجور مينسك", المزور الذي ظللت أطارده" لعامين, قد عاد للظهور
    Minsk ile alakalı ne hatırlıyorum, biliyor musun? Open Subtitles - كلا، كلا، أوتعلم ما أتذكّر بشأن "مينسك
    Hayır, eski değil, yeni bir hayat istiyorum Minsk değil, kirli apartmanlar, tokatlar ve itip kakmalar değil. Open Subtitles كلا، إنّي أريد حياة جديدة لاقديمة، لا .مينسك" ولا الشقق القذرة لا الصفع ولا الدفع"
    Merkezde, Minsk'te bulunan 100.000 Alman askeri kuşatılmıştı. Open Subtitles فى الوسط أكتمل حصار 100 ألف (جندى ألمانى فى (مينسك
    Berdykov da bizimleydi ama o Minsk'e gidiyordu. Open Subtitles أخذنا (برجيكوف) في طريقنا. كان في طريقه إلى (مينسك).
    Minsk'te köylerin geri zekâIılarının toplantısı vardı ve ona katılacaktı. Open Subtitles كان هناك مؤتمر لبلهاء القرى في (مينسك)، وكان (برجيكوف) يخطط لحضوره.
    Minsk`e sensiz gitmeye karar verdim. Open Subtitles قررت الذهاب إلى مينسك بدونك
    ... amagenede Minsk`deyim. Open Subtitles لكنها ستظل مينسك
    Minsk`e gidiyorsun. Open Subtitles ستذهب إلى مينسك
    O Minsk'de yaşıyor. Open Subtitles ويعيش في مينسك.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more