Yani geleneksel modelde, öğretmenlerin zamanlarının çoğu ders vererek, not vererek,ve neyin yapılmayacağını söyleyerek geçiyor. | TED | ولذا في النموذج التقليدي، فان معظم زمن المعلم يُقضى في تقديم المحاضرات وإعطاء العلامات |
Ama yine de bu modelde bir kaç sorun çıkartıyor. | TED | اتضح أن هناك مشاكل عديدة في هذا النموذج |
Bu modelde tüm okul müfredatını içeren çok gelişmiş programlar mevcut. | Open Subtitles | هذا النموذج حُمل بالبرامج المتطورة جداً لكل سمات المناهج الدراسية |
MIT Medya Laboratuvarından Profesör Neri Oxman'ın bu şiirsel tasarım işi, mekana göre değişen dış iskelet dirençleri 3D modelde renk çeşitliliği ile burada gösterilmiştir. | TED | هذا هو التصميم الجميل من عمل البروفيسور نيري اوكسمان في مختبر معهد ماساتشوستس يُظهر المقومات الهيكلية الخارجية المتنوعة معروضة هنا بألوان مختلفة في هذا النموذج المطبوع بشكل ثلاثي أبعاد |
modelde avcının sürüye saldıldırğında nelerin olduğunu görüyoruz. | TED | ترون هنا على النموذج هجوم المفترس. |
Laboratuarda, ön modelde bir sorun var. | Open Subtitles | لديّ مشكلة في المختبر، في النموذج.. |
Diğer modelde vardı. | Open Subtitles | أقصد، النموذج الآخر لديه سجادة. |
Elinizdeki kitapçıkların ikinci sayfasındaki birinci modelde bir milyarın üzerinde bir değer ve 34-36 arasında hisse değeri tahmini yapıyoruz. | Open Subtitles | لو فتحكم الكتيب أمامكا على الصفحة الثانية سترون بأننا نتوقع ثمناً معيناً في النموذج الأول ثمناً يتجاوز المليار بقليل، بنسبة مشاركة تتراوح بين 34 و 36 |
modelde gerçekten var olmayan tek detay bu. | Open Subtitles | ومن التفاصيل الوحيد من هذه النموذج الذي لا وجود له... |
Yani, bu parabiosis denilen modelde genç çevreye maruz bırakılmış yaşlı farenin genç bir beyne-- işlevlerini daha iyi yerine getiren bir beyne sahip olduğunu bulduk. | TED | وقد استنتجنا أن فأراً مسناً تعرض لمحيط أصغر سناً ويسمى في هذا النموذج بالتعايش الإلتصاقي، أظهر دماغاً شاباً -- دماغاً يعمل بشكل أفضل. |
Bu modelde gizli bir kirli sepeti mevcut. | Open Subtitles | هذه النموذج يتضمن درج مخبئ |
Bu modelde yapamaz. Tamam. | Open Subtitles | -لن يفعلوا ذلك مع هذا النموذج |