Çünkü eve gitmek istedim. Bay Morrison'un ayrılmasını istemiyordu. | Open Subtitles | لأننى كنت اريد العودة الى البيت وكان لا يريد للسيد موريسون ان يرحل |
Oyun bittiğinde Morrison'un kaybettiğini söyleyerek yalan attı. | Open Subtitles | لقد كذب بشأن كون موريسون كان يخسر عندما كانوا يلعبون |
Morrison'un senden 20 bin kazandığını ve gitmek istediğini öğrendik. | Open Subtitles | لقد عرفنا ان موريسون ربح منك حوالى 2000 دولارا وكان يريد الرحيل |
Kayıtlarda olan Bruce Morrison'un annesinin o 10 yaşındayken öldüğü... | Open Subtitles | كل ما لدي عن بورس موريسون أن والدته توفيت عندما كان عمره 10 سنوات |
Sen de Jim Morrison'un hala yaşadığını düşünen tiplerden değilsin, di mi? | Open Subtitles | أنت لست واحدا من هؤلاء الرجال أن يعتقد أن جيم موريسون لا يزال على قيد الحياة، وأنت؟ |
Morrison'un üzerinde kullandığın bıçağı bulduk. | Open Subtitles | لقد وجدنا السكين المستخدمة مع موريسون |
Morrison'un kumar oynadığı yerde sen de vardın. | Open Subtitles | لقد كنت فى لعبة القمار هذه مع موريسون |
Tamam, Diana Morrison'un doğduğu gün otoyolda çok büyük bir trafik kazası olmuştu. | Open Subtitles | "حسناً, في اليوم الذي وُلدت فيه "ديانا موريسون كان هناك هذه الحادثة الكبيرة على الطريق السّريع |
Katie'nin tırnak altlarından alınan DNA sonucu geldiğinde zaten bildiğimiz şeyi öğrenmiş olacağız yani bunu Bruce Morrison'un yaptığını. | Open Subtitles | و الحمض النووي الذي عثر عليه تحت اظافر كايتي سيخبرنا ما نعرفه سلفا ان بروس موريسون فعل هذا لذا هل يمكنني ان أعتقله الان؟ |
Morrison'un demecinden sonra, bir istişare toplantı düzenlemeye karar verdik ve Leo Amery'e toplantıyı yönetmesini rica ettik. | Open Subtitles | و نحو موقف أكثر حيويه و عدوانيه حتى الحرب و قد قررنا الدعوه للأجتماع ( عقب التصريح الذى ادلى به ( موريسون |
Yo, David Morrison'un babasıydı. Bir hastam, iyi bir çocuk. | Open Subtitles | لا, كان ذلك والد (ديفيد موريسون) هو مريض لدي, ولد جيد |
Morrison'un sizinkilere bu herifin zeki, tehlikeli ve kaybedecek bir şeyi olmadığını söylemesini söyle. | Open Subtitles | تأكد أن (موريسون) يُخبر ضبّاطك أن هذا الرجُل ذكيّ، وخطير وبالتأكيد ليس لديه شئ ليخسره |
Yani, sen de Doktor Morrison'un Tanrı'yı oynamasına izin vereceksin. | Open Subtitles | لذا ستدعين الدكتور (موريسون) يلعب دور الرب بدلاً منكِ. |
Marion Robert Morrison'un 1907 yılında Winterset, Iowa'da doğduğunu söyleyebilirim. | Open Subtitles | أعلم أن (ماريون روبرت موريسون) ولد في "ينترست" ، "أيوا" ، في عام 1907 |
Van Morrison'un "Crazy Love"u Beyonce'nin "Crazy in Love"u Patsy Cline ve Aerosmith'in sade "Crazy" şarkısı. | Open Subtitles | (كريزي لوف) بواسطة (فان موريسون)، (كريزي إن لوف) بواسطة (بيونسيه)، وأغنية (كريزي) بواسطة (باتسي كلاين) و(إيروسميث). |
- Harper Morrison'un senato kampanyasını desteklemek için yıldızlar katıldı. | Open Subtitles | إني خائفة - ظهر بعض النجوم ليدعموا - حملة (هاربر موريسون) الانتخابية لمجلس الشيوخ |
Herbert Morrison'un İşçi Partisi adına verdiği demeçte, hükümete karşı partinin görüşlerinde bölünme olduğunu beyan etmesi tansiyonu gitgide yükseltti. | Open Subtitles | لقد لاحظوا أنه لم يكن بالفطره قائداً حربياً ...تدريجياً بدأت الجلسه تزداد سخونه و عندما أعطت الكلمه ل ( هربرت موريسون ) عن حزب العمال |
Brady Ross Morrison'un babası mı? | Open Subtitles | والد (غرايدي روي موريسون) |