Musevi'yim ama ibadet etmem yani kötü bir Musevi'yim denebilir. | Open Subtitles | و انا لست مزاولاً لذا انا نوعاً ما يهودي سيئ. |
Hollywood'daysan ve Musevi ya da eşcinselsen çantada keklik demektir. | Open Subtitles | إذا كنت في هوليوود وأنت إما يهودي أو مثلي الميول، |
Dinle Romalılardan daha çok nefret ettiklerimiz Musevi Halkın Cephesi. | Open Subtitles | الناس الذين تكرههم أكثر من الرومان هم جبهة الشعب اليهودي |
Kocanız ne derse desin, çocuğunuzu dindar bir Musevi olarak yetiştireceğinize söz vereceksiniz? | Open Subtitles | مهما يقوله زوجكِ قطعتِ عهد على أن يكبر الطفل بتربية دينية يهودية ؟ |
Şimdi de bilimin Musevi ve Hristiyan yaratılış hikayesiyle ilişkisini merak ediyorum. | Open Subtitles | و الآن يعتريني الفضول حول نظرة العلم لقصة الخلق المسيحية و اليهودية. |
Ortadoks Musevi topluluklarında her cuma Mikveh'e gidersiniz. | TED | ففي مجتعات اليهود الارثوذوكس ,في كل جمعة يجب ان تذهب الى ميكفه |
Eğer aramızdaki sorun seks değilse, o zaman birinin Musevi olması gerekli. | Open Subtitles | إذا لم يكن الجنس بيني وبينك... ثم شخص ما لديه ليصبح يهوديا. |
En azından tanık sandalyesine çıkan her doktorun Musevi olmaması rahatlatıcı. | Open Subtitles | مِن الجيد دائماً أن يكون الطبيب الواقف على المنصة ليس يهودياً |
Geçen seneki fırtınalarda 75 Musevi palyaço hayatını kaybetti. | Open Subtitles | السنة الماضية ، الأعاصير قتلت 75 مهرج يهودي |
Gülüşler,aşağılamalar ve küçümsemeler... çünkü sen zavallısın , yada İrlandalı yada Musevi.... yada ...sadece çirkin... | Open Subtitles | الضحكات والعبرات والإهانات التي تعيشها لأنك فقير أو أيرلندي أو يهودي |
Ben dindar değilim, ve Musevi'yim. Yine de, işler yolunda giderse müteşekkir olacağım. | Open Subtitles | أنا لست متديناً ولكني يهودي وإذا سارت الأمور بشكل جيد الليلة، سأكون ممتناً لك. |
Fakat Dreyfus o rütbedeki tek Musevi subaydı ve maalesef ki Fransız ordusu o sırada fazlaca Musevi karşıtıydı. | TED | لكن درايفوس كان الضابط اليهودي الوحيد بهذه الرتبة في الجيش وللأسف في هذه الوقت، الجيش الفرنسي كان جد معاد للسامية. |
Biz Musevi Halkın Cephesi, intihar ordusuyuz. | Open Subtitles | نحن جبهة الشعب اليهودي الفرقه الأنتحاريه |
Musevi dinine katılmayı düşünüyorum. | Open Subtitles | وأنا هنا اليوم لأنني ترغب في النظر في الانضمام إلى الدين اليهودي. |
Musevi olduğum için, Noel hediyesi pek vermem ama bu bayrama verdiğin önemi göz önünde bulundurarak, bir istisna yapmaya karar verdim. | Open Subtitles | كوني يهودية, أن لا أعطي الهدايا بشكل عام لكن بالنظر لكم أنك تهتم للعيد |
Musevi olmamın bu davayla hiçbir alakası yoktur. | Open Subtitles | خلفيتي يهودية لا علاقه بهذه تماما في هذه الحالة |
Musevi ama Porto Riko'lu havasına yardımı oluyor bence. | Open Subtitles | أنها يهودية ، ولكن أعتقد أن هذا يساعد مع ذلك الشيء البروتوريكوي |
Bu dindar olmayan kesim, örgütlü bir şekilde hareket etse, Musevi oylarının dokuz katı eder. | TED | إذا استطاعت هذه المجموعة العلمانية الغير متدينة حشد.. .. أصواتها فهي تعادل تسعة أضعاف الاصوات اليهودية. |
Örneğin, Musevi bağışlayıcılığını ele alalım. | TED | على سبيل المثال, خذو الفكرة اليهودية عن التسامح. |
Hz. İsa ve Musa'nın yaşam öykülerini anlatarak Musevi ve Hristiyanların gelişimlerini yansıtan karışık sahneler vardı. | TED | كانت هناك مشاهد مزدحمة روت قصصا عن حياة يسوع و موسى، وأظهرت تطور شعوب النصارى و اليهود |
Hıristiyan ve Musevi alimler Bağdat, Kahire ve diğer İslam başkentlerindeki araştırma merkezlerinin onur konuklarıydılar. | Open Subtitles | الباحثين المسيحيين و اليهود كانوا ضيوف شرف في معاهد أبحاث بغداد و القاهرة و العواصم الإسلامية الأخرى |
- Musevi olmanın nesi bu kadar özel? | Open Subtitles | أنا مجرد محاولة لفهم ما هو خاص جدا حول كونه يهوديا. |
İyi bir Musevi olmadığımı biliyorum... ..ama Damdaki Kemancı`yı kiraladım, ve seyredeceğim. | Open Subtitles | أعلم أنني لم أكن يهودياً ممتاز لكن استأجرت فيلم "عازف كمان على السطح" وسأشاهده |
Almanya Devleti'nin insanları idam ettiği bir dünyada yaşamak nasıl olurdu, hele bu insanlar büyük ölçüde Musevi olsalardı? | TED | كيف سيكون شعور العيش في عالمٍ لو أن الأمة الألمانية كانت تُعدم الناس ، خاصةً لو أنهم يهود غير لائقين ؟ |
- Hayır, patron. Ben Musevi'yim. - Öyleyse çevirisini oku. | Open Subtitles | لا أيها الزعيم, فأنا يهودى - فلتقرأ الترجمة إذن - |
Bu nedenle, Rachel'in Musevi olması önemli değil, veya Finn'in sağını, solundan ayıramaz. | Open Subtitles | لذلك , ليس مهما ان رايتشل يهوديه او ان فين... لا يستطيع التفرقه بين الشمال واليمين |
Bir Arap ve bir Musevi bardan içeri girerler. | Open Subtitles | عربي ويهودي دخلوا حانة |