Onunlayken Mutlu olup olmadığımı bile bilmiyordum. | Open Subtitles | أنا حتى لم أكن أعرف إذا كنت سعيدة وأنا معه |
Onunlayken Mutlu olup olmadığımı bile bilmiyordum. | Open Subtitles | أنا حتى لم أكن أعرف إذا كنت سعيدة وأنا معه |
Annemle bir daha konuşma şansım olsaydı ondan bana Mutlu olup olmadığımı sormasını isterdim. | Open Subtitles | إذا أتيحت لي الفرصة للتحدث إلى والدتي أريد منها أن تسألني ما إذا كنت سعيدة |
Senatör Pullman'ın kampanya sorumlusuna sağcıların oylarından Mutlu olup olmadığını sorduk. | Open Subtitles | سألنا مدير حملة السيناتور ( بولمان ) عن هذا.. إن كان سعيداً بالحصول على أصوات الخصم.. |
Mutlu olup olmadığı umurunda değildi. | Open Subtitles | لم يكن يهمها إن كانت سعيدة أم لا |
İşin hakkında bir sürü soru sordu ve sonra bana Mutlu olup olmadığımı sordu. | Open Subtitles | لقد سالتنى كثيراً عن وظيفتك , و ثم استمرت فى سوالى اذا كنت سعيده |
Daima, benim Mutlu olup olmadığıma bakıyorsun. | Open Subtitles | ...الطريقة التى تنظر بها لى دائماً لترى ما إذا كنت سعيدة أم لا |
Mutlu olup olmadığımı mı merak ediyorsun? | Open Subtitles | وإذا كنت تريدي معرفة إذا كنت سعيدة |
Tabii ki. Mutlu olup olmadığını bilmeliyim. | Open Subtitles | بالطبع، يجب أن أعرف إذا كنت سعيدة |
Mutlu olup olmadığını bilmek istedim sadece. | Open Subtitles | أردت ان اعلم ما إذا كنت سعيدة |
Ona Mutlu olup olmadığını sorar mısınız? | Open Subtitles | هل تسأليه إن كان سعيداً ؟ |
Mutlu olup olmadığını sorduğumda birden ağlamaya başladı. | Open Subtitles | سألتها إن كانت سعيدة فبدأت في البكاء |
Mutlu olup olmadığını merak ettim. | Open Subtitles | اردت فحسب أن أعرف إن كانت سعيدة |
Sanırım, bana Mutlu olup olmadığımı seninle Mutlu olup olmadığımızı sormaya çalıştı ve bütün bu olanlardan sonra kendimi çok rahatsız hissetmeme neden oldu. | Open Subtitles | اعقد انها سالت اذا كنت سعيده اذا انا وانت سعداء جعلتنى غير مرتاحه |