"mutluluğa" - Translation from Turkish to Arabic

    • السعادة
        
    • للسعادة
        
    • بالسعادة
        
    • سعادة
        
    • السعاده
        
    • النعيم
        
    • للسعاده
        
    • والسعادة
        
    • السعادةِ
        
    Gizli saklılık ve yalanın, birlikte yaşayacağımız mutluluğa ağır bastığını. Open Subtitles أن المكر والكذب يفوق السعادة التي يمكن أن ننالها سوياً
    O, yüzlerdeki kederi mutluluğa çeviriyor, savaşta zaferi kazandırıyor, ve ölüleri diriltiyor. Open Subtitles إنـها تعطي السعادة في وجه المصيبة الإنتصار في الـمعـركـة و إحـياء الميت
    Değdi ama değil mi, gerçek mutluluğa bir şans için? Open Subtitles كان الأمر يستحق ذلك,أليس كذلك فرصة للحصول على السعادة الحقيقية؟
    Geriye, mutluluğa yol açan büyük etkenler nedir sorusu kalıyor. TED وهذا يتركنا مع السؤال، ما هي الأسباب العظمى للسعادة ؟
    Hayatımda hiç mutluluğa veya normalliğe yer olmadı. O yüzden-- Open Subtitles لم أشعر بالسعادة أو بكوني طبيعية أبدًا طوال حياتي، لذا
    Ama soru şu: Bu başarıyı nasıl uzun dönemli mutluluğa çevireceksiniz, özellikle, durulmak için doğru zamanın gelip gelmediğine nasıl karar vereceksiniz? TED لكن يأتي السؤال حول كيف تحول ذلك النجاح إلى سعادة طويلة الأمد بشكل خاص، كيف تقرر، متى يكون الوقت مناسبا للاستقرار؟
    Beş dakika daha azı çekeceksin sonra ömürlük mutluluğa kavuşacaksın. Open Subtitles خمس دقائق أخرى من الألم من أجل حياة من السعادة
    Ama onun unuttuğu şudur ki bilinç olmaksızın, gerçek mutluluğa ulaşmak için hiç bir yolu yoktu ve hatta aşkınlık ihtimali de. TED لكنه نسي ايضا انه بدون الوعي لن يحصل على السعادة الحقيقية وحتى في إمكانية التعالي
    Herkes mutluluğa giden yolun başarı olduğunu söylüyordu, bu yüzden o kusursuz işi, mükemmel erkek arkadaşı ve güzel daireyi aradım. TED كل شخص يقول أن طريق السعادة هو النجاح، لهذا بحثت عن الوظيفة المثالية، ذلك الصديق المثالي، تلك الشقة الجميلة.
    Beni olduğum halde bıraktı ki benim gibilere onun krallığında bahtsızlığın mutluluğa engel olmadığını gösterebilsin. Open Subtitles تركني كما انا فقد يعرف الاخرون مثلي ان سوء حظهم لايمكن ان يحرمهم من السعادة بمملكته
    Bir de soylu davranışla erişilebilecek mutluluğa. Open Subtitles سوف أتقدم بطلب الذي يعامل من السعادة بحكم خصيصا لتحقيق ذلك.
    Onu gördüğümde korkum tarifsiz bir mutluluğa dönüştü. Open Subtitles تحولت من الألم إلى السعادة الطاغية عند رؤيته.
    Teşekkürler. O mutluluğa sahibiz. Open Subtitles شكراً لكننا حصلنا على كل السعادة التي نريدها
    "Her şeyi unut, hayatın tadını çıkar. mutluluğa gülümse. " Open Subtitles انس كل شيء و تمتع بحياتك و ابتسم السعادة لا تعوض
    Maude sonsuz mutluluğa ulaştığından beri, bütün sahip olduklarım onlar. Open Subtitles إنهم كل مالدي منذ ذلك اليوم المحزن عندما وجدت مود السعادة الأبدية
    bunu anlamaya gerçekten ihtiyacımız var bizi mutluluğa ve huzura götürecek olan budur. Open Subtitles و علينا حقاً إدراك هذا, هذا ما سيجلب لنا السعادة و المتعة.
    Bağış yapmanın mutluluğa etkisi, iki kat fazla gelir ile aynı gibi. TED بدا أنه الإعطاء للجمعيات الخيرية أعطى نفس الاختلاف للسعادة كامتلاك ضعف الدخل
    Değdi ama değil mi, gerçek mutluluğa bir şans için? Open Subtitles لكن كان الامر يستحق ذلك أليس كذلك لفرصة للسعادة الحقيقية؟
    Vajina Monologları' ndan önce mutluluğa gerçekten inanmıyordum. TED أعتقد أنني قبل أن أبتكر مونولوج المهابل لم أكن اؤمن حقا بالسعادة
    Temel matematik ve edebi yetenekler birleşip yüce zenginliğe ve yüce mutluluğa bilet oldular. Open Subtitles مهارات أساسية في الرياضيات واللغة هي تذكرة نحو ثروة عظيمة وبالطبع سعادة كبيرة
    Kadın ve erkek birbirlerine karşı kibardırlar, mutluluğa yol aldıklarını hepimiz biliriz. Open Subtitles هذا الرجل و هذه المرأه من الواضح انهما خلقا لبعضهما و نشعر بأنهم على بداية طريق السعاده
    Güzel kadınlar seni mutluluğa eriştirebilir. Open Subtitles غالبا ما يرشدنك النساء الجميلات الي النعيم.
    Kültür Devrimi'nde hayatta kalmayı başardıktan sonra, onlar kesinlikle mutluluğa giden tek bir yol olduğuna körü körüne inanıyorlardı: bu da güvenli ve dolgun maaşlı bir işti. TED بعد نجاتي من الثورة الثقافية ، اعتقدا وبشده أنه يوجد طريق واحد للسعاده : وظيفة امنة براتب جيد.
    - Dans etmek, kahkaha, mutluluğa yaklaşmak... Open Subtitles الغناء الرقص والضحك والسعادة الان
    Ama ben mutluluğa giden yolumu değiş tokuş ederim. Bana biraz nakit getirin. Elinizde ne varsa. Open Subtitles أُقايضُ طريقَي إلى السعادةِ لذا أئتوني ببَعْض النقدِية

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more