| Ona mutluluğumdan sorumlu olmadığını aynı şekilde benim de onunkinden sorumlu olmadığımı anlattım. | Open Subtitles | لكني اعلم انه محبط انا اساسا اخبرته انه ليس مسؤول عن سعادتي ولا انا ايضا مسؤول عن سعادته |
| Fransa'nın politik ittifakı kişisel mutluluğumdan daha önemli. | Open Subtitles | التحالفات السياسية ل "فرنسا" أكثر أهمية من سعادتي الشخصية. |
| Beni mutluluğumdan mahrum etme. | Open Subtitles | لا تختلس .. سعادتي |
| kendi mutluluğumdan ödünler vermeye devam ettim. | Open Subtitles | أحيانا بينما زوجة... إستمررت تضحية بسعادتي |
| kendi mutluluğumdan ödünler vermeye devam ettim. | Open Subtitles | و قد ضحيت حتى بسعادتي |