| Kontrol ettirin. Sonra da Narkotik Şube'ye götürün. | Open Subtitles | وإجراء فحص لها، ومن ثمّ أوصلوها إلى إدارة مكافحة المخدرات |
| Bu, Narkotik Şube ve CIA arasındaki bir savaş. | Open Subtitles | إنّها حرب بين إدارة مكافحة المخدرات ووكالة الاستخبارات المركزية |
| Narkotik Şube'yi engellediğimizi mi söyledi? | Open Subtitles | هل قال أنّنا كنّا نمنع إدارة مكافحة المخدرات عن أداء عملها؟ |
| Hiçbir şeye dokunmamamı söylediler. Narkotik Şube alacakmış. | Open Subtitles | أخبروني ألا ألمس أيّ شيء إدارة مكافحة المخدرات ستأخذه |
| Bu, Narkotik Şube ve CIA arasındaki bir savaş. | Open Subtitles | إنّها حرب بين إدارة مكافحة المخدرات ووكالة الاستخبارات المركزية |
| - Narkotik Şube, parayı kesmek istiyor. | Open Subtitles | إدارة مكافحة المخدرات تريد الاعتراض فضّ تدفق الأموال |
| - Narkotik Şube, Ulusal Güvenlik ve birkaç diğer üst düzey palavracı ile birlikte tün Başkent ofisi de burada. | Open Subtitles | -ومكتب العاصمة بأكمله إلى جانب إدارة مكافحة المخدرات ووكالة الأمن القومي وبعض الشخصيات الهامة المغرورة |
| Narkotik Şube, Fausto'yu yakalamaya çalışırken CIA, Fausto'ya yardım ediyor, öyle mi? | Open Subtitles | إذا إدارة مكافحة المخدرات تحاول القبض على (فوستو) بينما وكالة الاستخبارات تساعده؟ |
| Narkotik Şube, Eleanor'un El Paso'da olduğunu biliyordu. | Open Subtitles | إدارة مكافحة المخدرات كانت على تعلم أنّ (إلينور) عادت إلى (آل باسو) |
| Nacht davasından alındım. Başa Narkotik Şube geçiyor. | Open Subtitles | سحبوني من قضية (ناكت) إدارة مكافحة المخدرات أخذت القضية |
| Narkotik Şube, Eleanor konusunda CIA tarafından faka bastırıldığını kabul etmeyecek. | Open Subtitles | إدارة مكافحة المخدرات... لم تعترف أبدًا أنّهم جذبوا أنظار وكالة الاسنخبارات بتفجير قضية (إلينور) |