Nautilus'ta ortalıkta dolaşan konuklara göz yumamam, ve mahkumların kaderini de çoktan öğrendiniz. | Open Subtitles | انا لا أستقبل أى ضيوف "على متن "نيوتلس وأنتم تعلمون بالفعل مصير السجناء |
Bizler Nautilus'te, o tip şeyleri safra olarak kullanırız. | Open Subtitles | على متن "نيوتلس" , نحن نستخدم مثل هذة الكنوز لحفظ التوازن |
Nautilus ise, fırtınanın altında, güvenle yoluna devam etti. | Open Subtitles | بكل أمان وسلامة نيوتلس" إنطلقت" تحت العاصفة |
Hayır, hayır, Nautilus. Kaptan Nemo'nun 1870'de inşa ettiği denizaltı. | Open Subtitles | لا، لا، (نوتلاس) غوّاصة الربان (نيمو) بُنيت عام 1870. |
Orada ne olsa daha iyi olurdu söyleyeyim. Nemo'nun günlüğü. Bize Nautilus'un yerini söyleyebilir. | Open Subtitles | سأخبرك ما أتمنّى إيجاده بالداخل، دفتر يوميّاته، فقد يدلّنا على مكان (نوتلاس). |
Siz olabildiğince çabuk Nautilus'a ulaşın sonra da bizimle kıyıda buluşun. | Open Subtitles | اذهبا لـ (نوتلاس) بأسرع وقت ثم قابلانا عند الساحل. |
Ama Nautilus'un, tam buradaki bir mağaranın içinde olması gerekiyordu. O halde bu harita yanlış. | Open Subtitles | ولكن الغواصه يفترض أن تكون داخل كهف هنا تماماً |
Yolculuk devam ettikçe, Nautilus ve güç kaynağı en çok ilgimi çeken konu olmaya başladı. | Open Subtitles | مع إستمرار الرحلة نيوتلس" وقوتها الهائلة" أثارت فضولى |
İşte orada Nautilus'ü inşa ettik. | Open Subtitles | انه المكان الذى أكملنا بناء "نيوتلس" فية |
Görevimiz tamamlanınca, Nautilus eve dönecek. | Open Subtitles | عندما تنتهى مهمتنا نيوتلس" ستعود إلى الوطن" |
Nautilus'e adım attığınızdan beri, aklımdaki bir planın uygulanmasında, kilit rol oynayacağınızı düşünüyordum. | Open Subtitles | منذ اللحظة الأولى التى أتيت "فيها إلى "نيوتلس كنت أتمنى بأن تكون المفتاح لخطة تدور فى عقلى |
Nautilus son kez dalıyor. | Open Subtitles | سنأخذ "نيوتلس" للإسفل لآخر مرة |
Bu yüzden Nautilus'ü buraya getirdim huzur içinde yatabileceği yere. | Open Subtitles | لهذا السبب .... "أحضرت "نيوتلس إلى هنا إلى مكان راحتها الآخير |
Ama Nautilus'un, tam buradaki bir mağaranın içinde olması gerekiyordu. | Open Subtitles | لكن يفترض أن تكون (نوتلاس) داخل كهف هنا. |
Bir şey unuttum. Nautilus'a ne dersiniz? | Open Subtitles | نسيتُ شيئًا، ماذا عن (نوتلاس)؟ |
Burada, Nautilus'un adanın öbür tarafındaki kayalıkların hemen altındaki bazalt bir mağaranın içinde olduğunu söylemiş. | Open Subtitles | يقولهنا... "نوتلاس) في كهفٍ صخريّ على الناحية) الأخرى من الجزيرة أسفل المُنحدرات" |
Bunu anlıyorum ancak Nautilus'a ulaşmak zorundayız. | Open Subtitles | -أتفهّم ذلك، لكن علينا بلوغ (نوتلاس ). |
Nautilus'la geri dönüyor olmalıydın. | Open Subtitles | يُفترض أن تكوني بالطريق إلى (نوتلاس). |
Bize Nautilus'un yerini söyleyebilir. | Open Subtitles | فمن الممكن أن تخبرنا بموقع الغواصه |
Nautilus'la geri dönüyor olmalıydın. - Orada tekrar bir araya gelecektik. | Open Subtitles | يفترض أنكِ في طريقكِ إلى الغواصه |
Nautilus! | Open Subtitles | الغواصه |