"nefes almasını" - Translation from Turkish to Arabic

• تتنفس
• يتنفس
• تنفسه
• تنفّسه
• من التنفس

Onun tekrar yaşamasını, nefes almasını ve sıçramasını sağlayabilirsiniz.
يمكنكم ان تجلعوا هذه الحياة تتنفس و تثب من جديد

Toprağına fazla bastırma, küçük köklerin nefes almasını sağlayalım.
أوه ، لا ، أنظر لا تربت التربة هكذا إذا كنت تريد ترك الجذور تتنفس قليلاً

Belki de gaz odası için alıştırma yapıyordur. Derin nefes almasını söyle ona.
من المحتمل انة يستعد لغرفة الغاز اخبرة ان يتنفس بعمق

Belki de gaz odası için alıştırma yapıyordur. Derin nefes almasını söyle ona.
من المحتمل انه يستعد لغرفه الغاز اخبره ان يتنفس بعمق

Andrew amcamın kalbi yıllardır zayıf. nefes almasını zorlaştırıyor ama konuşmasını değil.
المرض اعاق تنفسه ولكن لم يعق صوته .

Sonra onun zorlandığını farkettim sanki birşey nefes almasını engelliyordu.
ثم أدركت عندما رأيته يكافح، أن شيئاً كان يعوق تنفّسه

ılk adımımız onun respiratörsüz nefes almasını sağlamak olabilir.
المرحلة الأولي يجب أن تمكنها من التنفس بدون جهاز التنفس الصناعي

Zaman'ın kol saatindeki akrep ve yelkovan gibi nefes almasını sağlıyoruz.
نساعده على التفكير . نحن معدات حية و تتنفس في معصم الزمن

Onun yaşamasını, nefes almasını hareketlenmesini istiyorum!
انا اريدها حيه تتنفس انا اريدها رشيقه

Sonra baban bana baktı ve "Onunla konuşman gerek ona nefes almasını söylemelisin çünkü senin sesini tanıyor." dedi.
و ثم والدك قال نظر ألي و قال لي عليك التحدث أليها" عليك أن تخبريها أن تتنفس "لأنها تعرف صوتك

Obuanın biraz daha nefes almasını sağlarsan...
إذا سمحت للعازفة أن تتنفس قليلاًبعد

- Hadi. - Sadece, nefes almasını sağlamamız gerekiyor. Xena?
هيا يجب أن نجعلها تتنفس فقط

Reis'in kaslarındaki kasılmayı hafifletip, tekrar nefes almasını sağlayacak.
سيخفف من شدة تيبس عضلات الرئيس ويجعله يتنفس مجددا. -أحذرك

O zaman kadar nefes almasını sağlasak yeter.
علينا فقط جعله يتنفس حتى يحدث ذلك

Yardım et... nefes almasını sağla...
ساعدية.اجعلية يتنفس

Vince'in su altında nefes almasını sağlayacak bir yol tasarlamalıydık.
تعيّن علينا ابتكار وسيلة لجعل (فينس) يتنفس تحت الماء

Üstelik nefes almasını da etkilemiyor mu?
و هذا لا يؤثر على تنفسه ؟

nefes almasını keseceğiz.
"علينا أن نقطع مجرى تنفسه"

Onun kıvrandığını seyrederken bir şeyin nefes almasını engellediğini anladım.
ثم أدركت عندما رأيته يكافح، أن شيئاً كان يعوق تنفّسه.

Steroidler yeniden normal nefes almasını sağlayacak.
يجب أن تساعد الستيروئيدات على إعادة تنفّسه الطبيعي

Sasha'nın nefes almasını engelleyen hava boşluğunu bulmam gerekiyor.
لابد أن أجد الجيب الهوائي الذي يمنع (ساشا) من التنفس